BAŞKASINI BEKLİYORSUN
sen bir başkasını düşünüyorsun
belliki çok özlemişsin üşüyorsun bense unutman için şiirler yazıyorum sana şiir şiir atıyorum seni kalbimden sonra ağlıyorum ezberliyorum hece hece böyle uzayıp gidiyor gece... sesi çıkmıyor yanlızlıgımın ayrılık görüyorum ömrüm gibi sebebsiz ayrılık bir çınar gibi yıkılmayan ayrılık ölümden farklı olmayan sesinin iklimine karışıyor duygularım sen başkalarının duygularına dokunuyorsun ben duymaman için şiirler okuyorum sana bir yaprak daha koparıyorum takvimden şubat sayıklıyor oldugu yerde hani zaman ilaçtı her derde ozaman hani benim dermanım nerde nerde o aşkın yıkılmaz heybeti ben şair oluyorum sen şiirin başkenti bütün başkentleri geziyorum beyruttan rabat’a seni bulmak umuduyla bu şehirden gidiyorum ama sen bir başkasını bekliyorsun bugece ellerin usulca uzanırken nemli kadehe... bir türküdür tutturuyorsun... çok özlemişsin belli ağlıyorsunn. sen bir başkasını bekliyorsun bense mektuplar yazıyorum yırtıp atman için... posta kutusuna atıyorum seni küçük bir zarfın içine sığıyor umutlarım pulsuz bir zarfta seni yeni aşklara yolluyorum ama her seferinde adrese kendi evimi yazıyorum olurda geri dönersin diye ve daha sen gelmeden ... ayrılık kapımı çalıyor gözlerim yosun tutuyor nemden ve bizim şarkımız çalıyor radyoda aniden kısıyorum radyonun açık sesini ağlıyorum senin için benim için ve en çokta bizim için ağlıyorum ben yanlızlık oluyorum sen yanlızlıgın başkenti sen bir başkasına sarılıyorsun çimen gibi papatya topluyorsun kırlardan çocuksu bir sevinçle doluyor için bense gökkuşağı topluyorum sana kirletmen için |