suskuŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Suskumru!..
kokuyor ve karışıyor.. uçamıyor.. kırık kanadıyla alay ediyor.. S u s a m ı y o r!!! çünkü kendi kanını içti meydan meydan neden çünkü küstü ama hiç boynunu vermedi alın şimdi siz küsün meydan yine aynı meydan! susacaksın çaresi yok bebekler gülmeye başlamıştır çünkü gölgende.. kimsesiz çaresiz nefessiz bir sessizlikte büyüyecek nergisler susacaksın! çünkü unutulmuş bir asker yarası gururu parlıyor alnında güneş doğmaktadır uzak bir dağ sırtından mahsun şarkılar yutkunurken keşkende belki umutlar emekler belkinde susmalısın sus ki bir elvedanın kırık sesi çatallaşmasın sus ki herhangi bir mavi olurda rahatsız olmasın sus ki sırtında cemreleşen baharlar solmasın sus eyy kaşlarının çatkısı gülek boğazı! hazan değil midir zaten her gidişin? tadına varsın yetim tebessümler sensizliğin sus ey heybeti Toros susmazsan nasıl unutulursun ve eteğine yapışan şen çocuklardan nasıl kurtulursun? sen susmayınca bütün hüzünlü türküler sobe ve sen gizlendikçe yağmurlar yağıyor bulunduğun şehre korkarım ince ince ya da sağnak şiir dökülür "bende(n) şiir umman" narasıyla yıldırımlar savurma sus çünkü genç kızlar bezler bağlar sesine sus a yaralarını nergis kokusunda gizleyen garlara bırakılmış kedi yavruları ne bilsin kusursuz bir intiharı sırtına sırtına vuruyorlar baharları alkış tutuyorlar gidişine sus!.. |
Susunca iyileşeceğini bilse yaramız
yüreğine kıymık batsa dağlar inlerdi
dağlar da sustu
sus' tu.
kardeşlerce ormanı yurdun *
koskocaman sus'tum
sesimi duyunca kimdi bu
biraz tanıdık, çokça yabancı. korktuğum
dağlanıyor ayrı' lık gözyaşım umman
bir susku daha adıyorum, dağlarına göz bebeğimin
.