Henüz sönmüş bir ocağın İs kokulu duruşlarına Bir ömrün hikayesi boyanırken Saklanırdı yüreği, titreyen çocuk misali
Aşk imkansızımdı benim Vuslat uzak bir hayal Korkuyordum biliyorsun Tutsaydın ellerimden Bırakmasaydın Gel desen gelirdim İstemedin...
Oysa Issız bir kadının Nar çiçeği dudaklarından dökülen Tebessümlerinin Taş duvarlarına sinmişti incinmişliği Güz harmanı tabakalardan yayılırken kokusu Kıvılcımlanan bakışlarda Yasa durmuştu zaman Hangi salaya çıkıyordu bu ezan Bilinmiyordu
Teninin kokusunda mı açmıştı Tüm menekşeler Yoksa Buruk bir tada mı gebeydi Dilinin ucuna ucuna gelip de Bir türlü söylenemeyen kelimeler Kimseler duymuyor Anlamıyordu
Toprağın yanık bağrında Tane tane açılırken başaklarının sarısı Çeltik tarlalarının çamurlu sularında Çıplak ayaklarla dolaşırsın da Kayganlığına düşer adımlarının yankısı Boz bulanık satır aralarında Halbuki Hangi dalına konmaya kalksa düşlerim Çırılçıplak soyunuyordu anılar
Hani severdi ya kurt, puslu havayı Hani bir göç zamanı kadardı ya kırlangıcın ömrü Hani sabırla pekmez olurdu ya koruk İşte öyle bir şeydi bizim hikayemiz de Eksik kalan bir şeyler vardı aramızda Biz göremedik Ya da görmek istemedik Sönmüş yıldızların Sahte ışıltısındaki gizemi...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SÖNMÜŞ YILDIZLAR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SÖNMÜŞ YILDIZLAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Oysa Issız bir kadının Nar çiçeği dudaklarından dökülen Tebessümlerinin Taş duvarlarına sinmişti incinmişliği Güz harmanı tabakalardan yayılırken kokusu Kıvılcımlanan bakışlarda Yasa durmuştu zaman Hangi salaya çıkıyordu bu ezan Bilinmiyordu
anşlaşılır bir imge dili ve özgün ama samimi söylemeler.Eylül Gökdemir bu sitenin okunabilir hatta okunması gereken şairlerinden..şiir sadeleştikçe güzelleşir.ama bu sadelikle basitlik arasında ince bir doku farkı vardır..Onun için sadelik ustalık işidir..Gökdemir bunu başarıyor
Oysa Issız bir kadının Nar çiçeği dudaklarından dökülen Tebessümlerinin Taş duvarlarına sinmişti incinmişliği Güz harmanı tabakalardan yayılırken kokusu Kıvılcımlanan bakışlarda Yasa durmuştu zaman Hangi salaya çıkıyordu bu ezan Bilinmiyordu
tesadüfen rasladım..bir dostun sayfasından atladım buraya..kendimle karşılaşınca mısralarda..sönmüş yıldızıma son kez baktım..hiç görünmesede mavisi biliyordum orada duruyordu..
Hani severdi ya kurt, puslu havayı Hani bir göç zamanı kadardı ya kırlangıcın ömrü Hani sabırla pekmez olurdu ya koruk İşte öyle bir şeydi bizim hikayemiz de Eksik kalan bir şeyler vardı aramızda Biz göremedik Ya da görmek istemedik Sönmüş yıldızların Sahte ışıltısındaki gizemi...
her yıldız taşır bir insanın öyküsünü...bazen o uıldızın ışığı düşer insanın içine bazende insanın ışığı yansır ona...bakmayın başkalarının o ışığı görmediğine...kim demiş ışığının sahte olduğunu :)
sevgili asimaral bu sitede kalemiyle ilk tanıştıklarımdansınız...samimiyetiniz her zaman yansımıştır mısralarınıza tıpkı bu şiirde olduğu gibi...budur belki şiirlerinizi bu kadar bizden kılan...
nikah için ayrıca tebrik ediyorum..yıldızınız her zaman parlasın....
Gece ve sahildeyiz... Bostanlı İskelesi bizi dinliyor... Birden elini bir yıldıza çeviren sevgili eşim, bak belki de sönmüştür bu yıldız ama sanki yanıyor gibi ışıldıyor dedi. Sönmüş yıldızlar kelimelerinden de bu şiir çıktı işte. Şimdi İstanbul'dayım ve nikah işlemleri ile uğraşıyoruz. Tüm dostlarımızı bekleriz bu mutlu günümüze.
Issız bir kadının
Nar çiçeği dudaklarından dökülen
Tebessümlerinin
Taş duvarlarına sinmişti incinmişliği
Güz harmanı tabakalardan yayılırken kokusu
Kıvılcımlanan bakışlarda
Yasa durmuştu zaman
Hangi salaya çıkıyordu bu ezan
Bilinmiyordu
anşlaşılır bir imge dili ve özgün ama samimi söylemeler.Eylül Gökdemir bu sitenin okunabilir hatta okunması gereken şairlerinden..şiir sadeleştikçe güzelleşir.ama bu sadelikle basitlik arasında ince bir doku farkı vardır..Onun için sadelik ustalık işidir..Gökdemir bunu başarıyor
saygılarımla