SANA İSTANBUL'U ANLATACAĞIMSana İstanbul’u anlatacağım ey yâr Dinle Ağustos titreyişlerine gebe akşamlarının Erguvan bulutlarda ağlayışını Harabeye dönmüş Rumeli Hisari surlarının Bir sultanı ağırlayışını Belki de Hiç bitmeyecek sandığımız aşkların Üç meteliğe harcanışını İzbe gecelerde Sana İstanbul’u yolluyorum ey yâr Bir martı kanadına tutunup da Yıllar ötesinden çıkagelen Yağmurun ıslattığı kaldırımlarda seken Meş’um bir ’’Aralık" vedasının Aşka kapalı hücrelerinden Bahsedeceğim Buğusunda kaybolan hıçkırıklarında Sevda ölümlerinin yankılandığı Gebze sahillerinden yankılanacak Ayrılık şarkıları Oysa Tüm şehirleri sana adamış İstanbul’u kendime saklamıştım Bir zamanlar... Eylül GÖKDEMİR/Asimaral... 26 Temmuz 2010 |