Yokluğun
Yokluğun,
Sol göğsümdeki o hazin boşluğum Yokluğun, Varsıl düşünüşlerimle sana tokluğum Yokluğun, Sancılı gecelerde yangınlara durduğum Yokluğun, Her çaresizliğimde varlığına sokulduğum Yokluğun, Her adımda seni sorduğum, yorulduğum Yokluğun ki, Yosun bakışlarına dolanarak, Denizlerinde alabora olduğum Yokluğun, Kimi sorgularında boğulduğum Yokluğun ki ah, Dokunmasızlığında kendimle boğuştuğum. Yokluğun gülüm, Bu ozan yüreğime kısmet En hoyrat diyet dediğim Yokluğun, Her dokunduğum yerde seni bulduğum Yorgun adımlarımla şehirler aştığım Ölüler kentinde ruhunu aradığım Yokluğun, Serin ırmaklara dalarak ismini haykırdığım Yazılmış tüm kitaplarda nurunu bulduğum. Yokluğun ki bir tanem; Varlığını her şeyden üstün tuttuğum Kıymetini bilemediğim mutluluğum Dizlerine kapanarak huzur bulduğum Yokluğun, belki de en içli yalnızlığım. Yokluğun şiir bakışlım; Yaşamsal gözlerindeki asil arsızlığım Kutsal yüreğindeki arsız susuzluğum Yitmiş günlerimdeki nazlı huysuzluğum Aynamdaki ışığım, bardağımdaki çayım Dizlerimdeki direnç, dudağımdaki narım Suya düşen gölgem, bedenimdeki hicranım Çilemin tezgâhı, ruhumdaki sevda mintanım Gönlümdeki direnç, aşk ülkemin eşsiz sultanı. Yokluğun, fersiz gözlerimdeki düşsel sarayım Yokluğun, çaresizliğimde sarıldığım anlarım Yokluğun, tükenen yaşamdaki son baharım. Selahattin Yetgin |