avazyağmalanmış bir ömrün mevsimsel geçişleri asılı kirpiklerimde ne yana dönsem kayıp diğer yanım ve ben pervaneler misali ateşe yanarım yanarım yanarım da od olur yüzüm kimliksiz şimdi yanık koza avuçlarım ayasını sürdüm hüznün gözlerime soluksuz artık baharlar sağanak olur yağarım da yine de sönmez içimdeki yangınlar benim kışlarımda kırık beyazdır karın rengi bir çığ düşer ki sessiz çığlığı içinde saklı kardelenler ağlar göremedikleri güneşe oysa ışığı sinemde saklı mülteci sevişmelerden iltica tenim harama bulaşsa da ellerim elma kokar nefesim mavi zamanların az ötesinde bulutların ardına saklanırım yıldız yıldız gökkubede sen dilekler tutarken ben bir söner bir yanarım belki de âhı tuttu papatyaların bir bir söylemişlerdi oysa inanmadık sevmiyor diyen yapraklarına af dilesem dokunabilir miyim ki bir daha en beyaz yanlarına ne söylese de dilim kum fırtınası yüreğim hangi acı aynı kalmış ki ya da ölmüşken daha ne kadar acıtabilirler ki! Gülay Bulut |
Canım benim her zamanki gibi müthişsin