Züleyhâ IAç cefakâr yüreğim bir daha kapını aç Gelen güzeller şahı cennetlik bir huridir. Biliyorsun ki sevgi sana her an ihtiyaç Âdem�e bahşedilen edalı bir peridir. Yeniden gelecekse gelsin hüzünlü matem İsterse yakıp yıksın ezâyla dolu sitem Bu sana imtihanın yeni bir safhasıdır Mevlâ�nın lütfettiği gönül züleyhâsıdır Aç cefakâr yüreğim bir daha kapını aç Sevgi gönüller için vazgeçilmez ihtiyaç. Çile huzura gebe bırak artık hicranı Aşka susamış beden raks eyleyip oynasın. Doğdu artık güneşin sürur sarsın zamanı Cemre düşen yüreğim volkan gibi kaynasın. Yolculuk var vuslata, ümitli yarınlarım Bir nefesi ulaşsa çıldırır yangınlarım Acıların ömrümde şimdi müntehasıdır Mevlâ�nın lütfettiği gönül züleyhâsıdır Çile huzura gebe bırak artık hicranı Aydınlansın yeryüzü sürur sarsın zamanı. Ey gönül dinle beni şu hikmetli sözü duy Hebâ olmasın emek bu aşka kıymayasın. Bırak karamsarlığı özündeki sese uy Sonu hüsran olsa da ahdinden caymayasın. Güller açsın bahçende rengi maşuku yakan Hicabından kızarıp al al yüzüne bakan Huzurun acıları savuran imhasıdır Mevlâ�nın lütfettiği gönül züleyhâsıdır Ey gönül dinle beni şu hikmetli sözü duy. Bırak tedirginliği sinendeki kavle uy. Her gün kayıplardasın makberdir son durağın Ne yapsan ne eylesen gönlünün keyfi kaçık. Fütursuz isyanlarla kararıyor şafağın Mahpussun bu sevdaya hücresi yarı açık. Sohbetine yandığım aşk özümün serveri Şu harabe gönlümün şefkatli münevveri Kalbimin mihrabının nadide levhasıdır Mevlâ�nın lütfettiği gönül züleyhâsıdır Her gün kayıplardasın makberdir son durağın. Başıboş sevdalarla kararmasın şafağın. El dokunmamış yakut büyüleyici safir Şu aklını başından çekip almaya gelmiş. Baht sana gülümsüyor sürur sana misafir Aşkın deryalarına canı salmaya gelmiş. Cennetler olsun yurdun tükendi artık sabır Yıllar yılı geçmedi özlemindeki kahır Sana açılan yollar huzur fatihâsıdır Mevlâ�nın lütfettiği gönül züleyhâsıdır El dokunmamış yakut büyüleyici safir Talih sana gülüyor sürur sana misafir. Yerler gökler kıskansın aşkım rahmet rızalı Yârla tanışıklığım nurlu kalubeladan. Levh-i mahfuzdan belli kaderimde imzalı Sevdama davetiye çıktı arş-ı âlâdan. Görsün kör olmuş gözler, duysun sağır kulaklar Eğilsin yâr önünde sevda yüklü Buraklar Yüreğimin sultanı iffetin dehasıdır Mevlâ�nın lütfettiği gönül züleyhâsıdır Yerler gökler kıskansın aşkım rahmet rızalı And olsun ki kaleme kaderimde imzalı. Aç cefakâr yüreğim son bir kez kapını aç Umutları yeşerten sevda gölün dalgalı. Hazanın bu sevginin merhametine muhtaç Yaralı gönlün artık bu sevdaya damgalı. Firdevs�tendir meyvesi dallarında tûbanın Sevgi ile nakışlı erişilmez çabanın Şu cennet-ül me�vanın misk-i rayihasıdır Mevlâ�nın lütfettiği gönül züleyhâsıdır Aç cefakâr yüreğim son bir kez kapını aç Yarınlar sevgilinin merhametine muhtaç. 17.12.2008 Menderes OYANIK |
eski ama ruhuma verdiği ürperti inan hiç eskimeyecek bir eser,
yorumuyla da bütünleşen muhteşem şiirinizi ve yazan yüreğinizi kutluyorum.
Saygılarımla.