Bir dal maydanoz isyanı...uykulu göz kapaklarımı yakan kış güneşi sıcak men/dili ile artık ayazlarımı siliyor yüzümden bahçemdeki saksıda biten maydanozlar bir dakika lezzet arası lütfen... düzü asla g/öremeyen g/özüm ayrıntıları renkli neon ışığında yakalar Bu/da ne?... asi gelmiş erguvan-vari incecik bir maydanoz dalına ağır gelen yaprağına bakmaz! de hadi... kime ve ne için s/üzüldün böyle narin tenin intihar rengi mor ektiğim tohumun hasadı belli yeşil ve hepsi yaşar bir saksıda gereksiz evrimlere gebe b/ulaştın gözüme şifa taşıyan b/ilmeksiz gülüşünle aynada yoksa ... utancının rengi mi vurdu yüzüne bir sen misin güneşe maruz Bizanslılar zamanından mı kaldın ki asaletin rengi sadece sarayda olur soyun!... şimdi! bir ha(m)le öfkeme yenik elim gider üstüne parmaklarım arasında kaybolursun güvendiğin toprağa sarılan köklerin çıkar boşa salıveririm canını maziye! mağrur ve zarif g/özlerimi mora çalan narin süzülüşünün seyri göğe biçare! kandırma beni... ayrık otu da değil soyun ... beş arşın öteden isyanın kokusu duyulur dar saksıda ıslak toprak küf kokar ilmeğin hazır elimde ama.... dua et tembelim dua et hevessiz/im ve dua et ! ki hala yeşil -maydanoza- meyilliyim... Zeynep Tavukçu 26/3/7 |
TEBRİKLER,ağırdı.
dumanımla...