Şehre Karşı
Şehir önümüzde sıralanmakta
Gözlerimiz kamaşıyor ona baktığımızda Tüm ışıklar serin ve inatçı bir Seni getiriyor ferahca bana. Bir ağustos böceği Ötmeye çalışıyor. İki sesinden biri sen Karanlıkta görünen tek yıldız seni düşürür aklıma. Tüm ışıkların, Tüm olan ya da olmazların, Tüm olacak ya da olmamışların atasısın. Ve nerde ne zaman bir ışık belirse, Noktasında bir nazar Esnasında seher vaktinin Sen hiç duymasan da Gökten yağmur yerine sen düşersin Düşünmekten çatlamış alnıma. Şimdi söyler misin? Nerdesin? Hangi koltuğun üzerinde, kimlerin rüyasında? kimin elinin içinde ya da benim gibi bir acizin aklının bir köşesinde? Tek dileğimle tüm şehrin Işıkları kapanıyor Karanlıkta efendimiz. İlk ışık yine sen. Sonunda hakiki bir kinin. Elinde sonunda-başında, Başı görünen ama sonunu seçemediğim tüm aydınlıklarda, Şehir sussa da, konuşmasa da uzunca bir süre Gün görmemiş bir günün son anında tüm nefesler Sana tutulur. Bu kelime oyunu değildir. Bu aşkın dile gelmesi hiç değil. Bu değişik bir şeydir. Denizin kabarıp, İnadımıza köpürüp, Beyazlaşıp, Sonra tekrar sakin ve eski haline dönmesidir. Anlatabilir miyim bunu? Hayır. |
rica etsem nerede o günler ve bahar adlı şiirime yorum yazarmısınız