TecavüzCehenneminde sade bir bakıştı önce Çocuklar kadar masum dudakları gülünce Karanlığın büyülü zehrini içince İçinde dehşet büyüdü Erkek! Oysa uysaldı İnsandı da vakti gelince Nasıl çürüdüyse dokusu Çıyanlar avuçlarında dolandı Dokusuna bütün hayvanlar koştu Durmadılar, parmak aralarında durak yoktu Yağmur başladı çığlıkları duyunca Nafile Yağmur temizleyemez alnında yazıyı hece hece Temizleyemedi Boylu boyunca ölseydi Ölmedi, ölemedi Kese kâğıdında Kalçalarda dolgunca bir cümle Erkek okudu, hecelere ayırdı kendi bildiğince Bir beden Ruhu hapsetti bilinmez zincirlere Çırıl çıplak geldiği dünya Soydu bir gece vakti vakitsizce Gecenin gözleri gibi yırtıktı artık kalbi Erkekti, farkı üç-beş santim Kadındı, eteğinde salyalı bir şehvet Kuduz köpeklerin şuursuz dişlerinde etleri Bıraktı düşlerini diş uçlarına Yangın sonrası, et kokusu burnunda Bu kayıp zafer Mimarı kim bu kalelerin Beden düştü, indi bayraklar Yıkıldı surlar altında can çekişiyor Kanadı kırık serçeler Nevim Karahan |
çığlığı salyalı
domuz sümüğü gibi
bir yanda
kanadı kırık serçeler
uçmağı yok
yaşamağı yok
birde töre eklenirse üstüne
içimi örseledi bu şiir...
şiir kurgudur desekde
şair gözlemlerini yansıtır daima
ne acı memleketimde böyler hallerin olması
sevgi ve saygılar efendim...