Kirpiğinde asılan aşklarToprakta bir kemiğin inleyen acılarını Hisseden diri gençliğim Kendi kaderine hüküm giymiş Aşka serseri açlığım Sevdasız gökyüzüm, Karanlığında yıldızları saklar. Militan vadilerinde, Ay vurgunu silahların namlusu parlar. Pusuya pusu kurmuş eşkâlim Kanlı gömleğini giymiş ölüm! Mezar bekçisi hasretleri kuşanmış Çarmığında gerilen zaman. Yaprağa düşmüş hazan Kirpiğinde asılan aşklar Hangi beyaz ihtilallerin türküsüdür Davalar kendi renginde bulanık akar Görülen düş perçemi, Kırılırken sularda Hangi yağmur yüreğinde bu kadar hüzün taşır Güneş kaybolurken ufukta Deniz bağrına basar maviyi Korkular rengini alır geceden Şiir yükünü alır heceden Siyah renginde soluklanan hüznümü Kaldırım taşlarında gezdiren gözlerim Duvarda gülkurusu deseni, Masamda emanet gülümsemesini, Bırakıp giden yar... Çay içerken baktığım resim Saçlarımda kar Hüseyin Özbay |
varsın herşey bir yalân olsun.