SevdaÖyle uzak; Öyle uzak bir yıldızda yaşarki sevdâ Çoğalır binbir yüzde görülür Dönüşünce aşka. Bakarsan, Hayranlıkla yaradılana Ruhunda saklı Sayısız deryâ. Üfledi Nur’undan Vekil dünyaya, Her bir aynada gizli Doksandokuz esmâ. Hândân olur, Leb-i deryâ Ne dünya kalır ne rüyâ. Bir ahhhh kadar Uzanır Akar sana! İsm-i Âzâm; Ahhhhhh ism-i Âzâm Sana kavuşunca Durulur cân Kavuşur cânâ. Nurhayat Nalçacı |
Bu yitiği Çin de olsa,bulanlara sevdalıyız.
Dost kapısı çalanları,sözümüzden öz anları,
İnsan olup insanları,duyanlara sevdalıyız.
Biat edip Muhammed e,ardı sıra gide gide,
Emrini taç ede ede uyanlara sevdalıyız.
Nerden gelip gittiğini,ipi kimin çektiğini,
Neler olup bittiğini,bilenlere sevdalıyız.
Doğrultarak yönümüzü,bayram edip günümüzü,
Birkaç sözle gönlümüzü alanlara sevdalıyız.
Yolup ayrık otlarını,Şah’a sürüp atlarını,
İçindeki putlarını,kıranlara sevdalıyız.
Yolu yaman bile bile,Hicret edip güle güle,
Namazını miraç ile,kılanlara sevdalıyız.
Zikrin,fikrin âlâsına,mânâdaki mânâsına,
İlmi ledün deryasına,dalanlara sevdalıyız.
Yaralı’nın umudunda,hudutsuzluk hududunda,
Her an Hakkın şuhud’unda,Kalanlara sevdalıyz.
10.01.2000.......Mustafa YARALI