Deli Yakıp -9- HacıosmanoğluÇölovası "-Hacıosmanoğlu Çölovasına düğüne ğetmiş Oynağanlı Erkeğaşa "-musafirlere gayfe gon" deyince senin Hacıhasan "-ya a! ben işmecen" demiş, Erkeğaşa tabakayı fıldıratmış öğüne “-dola bakalım” “-öğsürdür beni sağol” deyip reddetmiş a(k)şam olmuş gupayı doldurmuş “-hadi bakalım” içelim deye "-sağol valla ben işmen" Erkeğaşa "-hele hele" deye yüksürdüyse de Hacıhasan "-valla ben ömr(ü)hayatımda işmedim" demiş bu ğarada incesaz meyane havalarını asdılıyo Erkeğaşa dabancayı çekiyo, takır takır carcörü boşaldıyo, bi el işaretiynen çalgıcılara oyun havası vurdurtmuş "-Hasan a(ğ)a gak bari bi oynayvı" senin Hasan Ağa "-ben oyun bilmen" demiş bakmış seninki -mıh boku-nun teki yummuş ğözünü, aşmış a(ğ)zını "-ulen sen de erkek misin? yemezsin, işmezsin oynamayı bilmezsin emmeye gelmezsin, gömmeye gelmezsin yeyeninen yemecen, içeninen işmecen de onca yolu depip, bu düğüne neye geldin deye vermiş-verişdirmiş “valla garılı(ğı)mı senin erkekli(ği)ne değişmen" demiş “-yer yarıldı, yerin dibine ğeşdim bereket versin etirafda bilgiş kimse yoğudu” demiş senin Hacıosmanoğlu” "harman yelinen düğün elinen" köşe daşı köşeye gerek sakalını yerine goy, “dayak varısa siviş sofra varısa giriş” Yakıp "okusuz düğüne gedenin ta .mına goyan" demiş okulu bile olsan düğünde ne işin var mencilise uyma(ya)ca(k)san hiş laf bulamadımıydı Deli Yakıp, çelen çöpüynen dişlerini temizlerimiş “hayrola” deyennere bizim çocuklar gene et bişirmişler de” derimiş gösderiş-mösderiş "-hanı ’yeni geline "-gak bi oynayvı" demişler de yeni gelin "-yerim dar" demiş yerini genişletmişler de "-yenim dar" dediydim demiş" gari yeni gelin oyun mu bilmeyodu, boyunu gösdermek isdemeyo du da nazara u(ğ)ramakdan mı gorkuyodu mencilisde olan birinden mi sakınıyodu garıncalanmış mıydı, yonusa başka bi derdi mi varıdı orasını bilemecen gari henk bitesiye oturmuş beklemiş “-emme sen sen ol bi mencilis de mayır-muyur etme olur-olmaz zamanda kayış atma, yüklen boyunduruğa iş varısa elleş ekmek varısa yerleş herkeş neydiyosa bi ucundan yapış vardığı yerde herkeş körümüş gelin bi ğözünü kısıvimiş öyle ya, o gelmeden önşe orada bi düzen varıdı sonrattan gelip de kendinden öncekinneri körlükle suçlamanın “düzen bozannığın” alemi var mı “örgülü yerine” vardıysan ağla(ya)can düğün yerine vardıysan oynacan her şeyin bi yolu yordamı var abdassız namaza durulmaz "adım hıdır elimden gelen budur" olmaz insan mencilisde insan imiş” kırlangıç’a sormuşlar "-niye bi öyle bi böyle uçarsın" deye bazen belanın altından, bazen üstünden bazen sağından bazen solundan geçerin" demiş "ite dalanma, çalıyı dolan" denilmiş deveye "boynun neden eğri" demişler "-nerem doğru ki" demiş deveye "-enişi mi seversin, yokuşu mu" demişler "-anasını sattımın düzünün suyu mu çıktı len" demiş kurda "-boynun neden kalın" demişler "-kendi işimi kendim görürün" demiş. köpeğe demişler "-sahi yau köpeğe ne demişler” “-köpeğe bişiy dememişler bişiy demeye gaksalar it itliğini, puşt puştluğunu yapar onun uçu köpekden uzak durmuşlar it başga bişiy bilmez ya dalar ya sarar hırlı soluk solumaz zaten ite bişiy buyursalar it de kuyruğuna buyuracak biliyollar “sen sağ, ben selamet” kölge etme öteden get itinen dalaşmamışlar ite gem vurmamışlar kendini at sanır deye yatarsan itine, razı olcan bitine öyle ya “klavızı garga olanın gıdağı bokdan kurtulmaz” köpeğe bişiy demeyelim demişler "-devenin üstünde kuduz dalar mı? dalar" ite dalan ma, çalıyı dolan" demişler belaya bulaşma kırlangış gibi, bazen altından bazen üstünden bazen yan tarafından dolaş çalıyı dolan ısırcak sinece köpek dişini göstermez itten puşttan uzak dur it-itliğini, puşt-puştluğunu yapacak evelallah "hazır ol cenge! eğer; ister isan sulh-u salah" KELİMELER: kupa: kalın cam bardak yüksürmek: yüklenmek, ısrar etmek, üstelemek bilgiç: bildik, tanıdık elbise kolu örgülü yeri: cenaze evinin akşam hali sarmak:köpeğin havlaması,hırlaması gaga |
i