Selâm
ilâ serpilmiş yamalı dualarımda kaybolsun maviliklere uzun sıçrayışlarla
cebri icradır kelimeler
Benden sana
Saatler gıpta ilâ yaklaşır gözlerime
Çünki zaman doğurgân bir anne gibi ağlar başucumda
Sanki bir deliye delillik için
Bir veliye velveleye uğratmamaktır dili sadakanın
Çok çırpındım kıymetsiz gezen bir at çıbanına
Kaloforniya’da ev almaya
Burkulmuş sılama ekmek içûn sevinmeye
Boyanan bir suya işarettir kırılan ârı bir kelâmın
Işıkta duruyorken bir hasret kokuyor
Çelme takınca bir süizâna
Akübeti bozulunca bir kazanın
Kelimeler kibirsiz bir söylemdir
Çünki ahında ah varken
Karıncalar ufku derin bir yol arar kendine
İster sihirle
İster şiirle
Anla beni diye söylemiyorum
Ağıt yakınca çakmaklar
Kuşlar gibi tellere konuyor ruhlar
Silûeti görününce bir ayın henüz ürcunünde
Yani güç henüz on ikisinde direnirken hayata
Yetim bir çığlık torba üstünde mo(l)layla
Ağaç dolu özlemler üstüne bağlanmış
İhanet parçaları gibi kalıyor


Ağzın af edilmiş sinemalarla doluyken
Sararmış bir aflaz vardır dil ağırlarımda
Rüyası karabasan gibi üstümde eğik

Gaip bir mış vurur ayaklarımdan
Garip bir muştuyla sır beni ketûm kalarak sana
Kalbimde söndürürken hırkası kesik bir kül gibi...
Çünkü sen çok güzelsin...
Gezgin imgeler ...