13
Yorum
45
Beğeni
0,0
Puan
353
Okunma

"Bazen kelimeleri bir kalıba sokamazsın tıpkı yüreğinin kalıbının bedenine dar gelmesi gibi!"
Gökyüzü gri bir ağıtla kapanırken üstüme
Yaralı zamanın kalbinde sessizlik yankılanır
Küller arasında yürürüm adı unutulmuş şehirde
Adımlarımda geçmişin kırık aynaları
Her taşın altında saklı bir hayal
Her sokak köşesinde unutulmuş bir fısıltı
Yitip giden umutların küllerini savurur rüzgar
Ve ben sessizce toplarım savrulmuş parçaları/mı
Bir zamanlar ışık olan düşler
Şimdi gölgelerin içine gömülmüş
Sözcükler anlamsızlaşır kelimeler donar
Zamanın kör kuyusunda asılı kalır
Yüreğimde bir yangın sönemeyen,
Gecenin koynunda yalnız bir alev gibi
Korkularla örülmüş bir duvar var önümde
Aşamadığım dokunamadığım unuttuğum
Dostluklar birer anı oldu
Gözlerdeki bakışlar dondu suskunlaştı
Kelimeler artık sığmaz dudaklarıma
Anlatacak çok şey var ama dinleyecek yok
Ölüme sarıldım yaşamaya inat
Karanlığın içinde bir ışık aradım
Ve öğrendim ki en koyu gece bile
Yeni bir sabaha gebedir her zaman
Kaybettiklerimle var oldum
Yaralarımın izinde yürüdüm
Acılarım birer öğretmendi bana
Her gözyaşı bir toprak oldu geleceğe
Şimdi yükseliyorum külleriyle
Karanlığı yırtan bir şafak gibi
Umutla dolu yeni bir şiir yazıyorum
Her harfi sen olan
Yaşam kırık dökük olsa da ellerimde
Sevgiyle yeniden kurarım yıkılan kaleleri
Kumdan değil ya yüreğim
Ha gayret derim her seferinde senin gözlerinle
Bilirim ki her son yeni bir başlangıçtır
Bilirim her karanlık içinde saklar ışığı