7
Yorum
45
Beğeni
0,0
Puan
543
Okunma
Gülümse dedi hayat
rüzgara çarpsın, çarpsın yaşların fırtınası
Uzun gölgelerin dökülen sıvasına takılmadan gülümse
Zira yaşamak kol geziyor pusuda
An’da kal, an’da dedi
Tarayıp ıslığımın tiz sesini iliştirdim göğüs kafesime
Olmuyor...
Hınca hınç ayak seslerinde sağırlığım
Çok gürültülü burası tanrım çok gürültülü
Sönen cehennemin ateşinde soyunur sessizliğim
Asiliğim kafa tutsa da karanlığa, yine, yeniden avuçlarındayım
Sıyıramadım ruhumdan kaderimi
Cephanesi sevgiyle dolu bir boşluk
Acımtırak renkleri kusuyor insanlar
Oysa umut etmek maviydi, kim sansürledi bilmiyorum
Bilinmezliğin kapısını öğrendiğimden olsa gerek
Ayaklarım hep aynı yolu aşındırıyor
Herşeyi bırakıp bir kenara, yerli yerine
anılar kalsa benden geriye
Düşünmüyor değilim bu güzelliği kendime
Üstün körü nefes alıyorum işte,
Bazen kırılan dallarıma kafa yoruyorum
Bazen sensizliği törpülüyorum
Ara sıra solan tebessümümü boyuyorum
Bazen kendime uğruyor ve görmeden gidiyorum
Biliyorsun işte
bazenler hep parçalı bulutlu bende ...
~°~
~°~
~°~