dur, dur diyorum kendim..
sakın bakma, bakma sakın bana öyle ıslak
doğmak, emeklemek yürümek nedir aşka
üşümek nedir cehenneme tutuşa, tutuşa bilirim
ağırdır sevmelerim bilmez misin seversem tam severim
,,,
ve sen, var oluşuna musonlandığım rüzgar,
çiselenmek nedir bilmem ki ben, sağanaktır diğer adım
yağdım mı tam yağar kıyamete durur, kanat çırpar, uçarım
öylesine, ölesiye çaresizdir iliklendiğim
iklimlerim ilişme öte dur
dokunsan ağlar, sarılsan kanar, dudaklansan
kana, kana yanarım can sızım

etme, eyleme be rüzgar
etme, içim zaten kurumuş susuz bir orman
soluğundur, solumda kıvılcımlanan ateşten böcek
ısıtıyorsun güneş misali ruhumu, kıvrılıyorum sıcağına
savruldukça keşkelerim, savruldukça benliğim, senliğim koynuna
ilişiyorsun her satırda, her hecende yüreğime,
kırılıyor zincirlerim,
kırılıyor prangalar bize örtündüğüm her
gecemde, destursuzca tenime
efil, efil rüzgarlanıyor düşüyor aşk adında, tadı, kıvamında, kıyamında fikrime

etme, eyleme be rüzgar
doğurma gülü, güneşi ,incinmesin yüreğimin kül batımı
ölüm ve aşk.. bilirim, kaçamayacağız seçeneksiz tek gerçek
ateşe dokunmaktır aşk yakma emi
yolumu bu yürek yangınında
kanatma yerin, göğün karıncalanan kabuğunu kanatma avuntularımı
kendi sesimde, sessizliğimde incinmeden, incitmeden avuturum aşkı,
yüreğini ördüğüm duvarlar ömre boyandı, yeşile, cennete sıvandı bilirim
olsun sen yine de en kanlısından en sancılısından yıkma, yıkma duvarlarımı
savunmasız kalırım bir öksüz çocuk gibi savurma emi beni,

bakma hem devrimlendiğime, efelendiğime güçlü değilim ben
derin, çok derin kuyular kazdım kendime kanatsız, gagasız serçeyim
sevda kırıntıları atma, atma ne olur kuruttuğum dallar, yeşermesin
düşürme aşkın diline, dinine yüreğimi düşersem kalkamam bir daha
yorgunum, dargınım ben aşka.. ilişme rüzgar, ilişme tenime desem de..
varlığına daha hecelenmeden yokluğunu nasıl gömerim, gömerim ben
seversem titrer yüreğim, sen olurum,
seni ömür ve seni sonsuz aşk bilirim
,,,
dur, dur diyorum kendim..
desem de sakın, sakın bakma ne dediğime
bilirim, doğmak, emeklemek yürümek nedir aşka
iyi bilirim üşümek nedir cehenneme tutuşa, tutuşa
ağır olsa da sevmelerim keşkelerime inat durma kendim
iyi kilen aşka, her günü son gün şerefine iç bağışla kendini aşka...