1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
142
Okunma
Ah ben öleyim
Yavru vatan istiklal caddesi
Kavurucu sıcak
Ve ölüm hançeri
Gözümden düşmüyor hiçbir yara
Ne varsa sen de var deyip de
Güneş emsalli
Ve bilmem kaç kilometrelik deyişler kuruntusu
Bir bahçenin iki kapısı mı kırık
Bir yoldaş yoksun mu kalmış sırtından
Ah ben öleyim
Ekmek huzurda ağlıyor
Satırlar tevazuya inmiş
Güneş ve ay makas taş atıyor
Gıpta ettim sonra
Alın nuruna azade parmağıyla
Ah ben öleyim
Karlar bu kış yağmamış
Cesaretine tuzak yağdırmış
Korktum diye el sallıyor azizem
Sunam edipken hayasını satılığa çıkarmış
Yalandan bir elçi çocuk kalmış
Yolun karnı aç
Karınca kovalıyor
Çekirge avlıyor
Bana sana ona buna
Off ya
Kurda kuşa....
Ah ben öleyim
Mavi bir yoksunluğu dalınca
Esrarengiz bir şiirin
sakalına jillet çekmek yakışır
Ne var ki gönlü kalıyormuş sevdiğimin
Panço_manço takılınca arzu/hâlim
Değerden düşüyor atlar altınlar
Ve şiarda kalan tercümeler...
Ah ben öleyim
Oklar tahtadan düşünce
Sonsuzluk olunca sonu
Gezgin imgeler...
5.0
100% (2)