6
Yorum
24
Beğeni
5,0
Puan
187
Okunma
Geldim gidiyorum artık bu yalan dünyâdan,
Uyanmış olarak mor ve pembemsî rüyâmdan,
Ayırdamaz oldum heyhât, insanı hayvandan,
Nice hayvanı ben, insanın içinde gördüm…
Altından ağaç yapar, dahi zümrütten yaprak,
Topladıkça toplar, bilmez sathî gözü doymak,
Âkıbet, gözünü doyurur bir avuç toprak,
Nice mağrûrun, kurtlara yem olduğnu gördüm…
Kafasını periodik kaltabanlık sarmış,
Sütün içine bolcana suyunu da karmış,
Sözde ayaklar, başı taşımak için varmış,
Nice ayakların, başlara çöktüğnü gördüm…
Hani biri girmiş torpilli yoldan tekkeye,
Ganî biri gitmiş "First class ticket" Mekke’ye,
Bir diğeri helikopterle konmuş Merve’ye,
Nice zilletin, izzete bindiğini gördüm…
Nerede Fârûk Ömer’in hiç şaşmaz adâleti,
Nerede Sultân Yavuz’un o yılmaz cesâreti,
Nerde kalmış Abdulhamid Hân’ın ferâseti,
Nice Ecdâdın, ecsâda evrildiğni gördüm…
Derûnî, bunca girân sözleri aceb’ n’ider?
Dünyâ kehrûbadır, küllüm samanları çeker,
Bu ahvâl böyle gelegelmiş böyle mi gider?
Her kim nice ektiyse, anı biçtiğni gördüm…
Ecdâd: Dedeler. Atalar.
Ecsâd: Cesedler. Cisimler.
Dost kaleme şükrânlarımla
"Müslüman Türk" ecnebînin, dimağında imlenmiş,
Kendi öz yurdunda bile, parya diye mimlenmiş.
Filistin’den Arakan’a, dindâşlarım gâmlanmış,
Tekerine tükürdüğüm, çarkın döndüğün gördüm.
Ali Görgan
5.0
100% (10)