—gecenin adam girmemiş yüreğinde
—kalbim, her tarafı yaralı
—mermisi daha soğumamış. —düşlerimi çalıyor bu akşam, caddeler —arabalarıyla o arabalı insanlar. Uçuşuyor bir yerlere doğru, bir yerlere inat —o dünyalı insanlar. —geçmişliklerini salarak akşamların üstüne, —sevinmeye çalışarak bırakıyorlar insanlıklarını —ve kalemlerini —ve gözlüğünü bırakıyor, solcu bir genç —ve gecenin adam girmemiş yüreğini. Orada, Neler oluyor orada? Gecenin adam girmemiş yüreğinde? —tek suçlu olan biziz işte —biz, kuşlar. —yaşam, kanatlarımızı hırçınlaştırarak salıyor gökyüzüne doğru. Ben hala, yeni bir şafak vaktinde, —mavi gözlü olmayı diliyorum tanrı’dan. —ve yıldız yeşili parlaklığımla —salık veriyorum aşklarımı, —baharın açan o solgun palmiyelerin yüzüne doğru. 2004 Ocak —diyarbakır |