SUSTUM
Ben iyi niyetimi anlatmak için çırpınırken
Karşımdakilerin bana saldırmak için kılıç/kalkan kuşandığını gördükçe, sustum. Ben onca haksızlığa set çekmeye çalışırken İnsanların vazgeçmem için aramıza buz gibi duvarlar ördüğünü gördükçe, sustum. Konuşurken kulaklarımı dört açıp dinlediğim insanların Bana karşı sağır olduğunu gördükçe, sustum Yağmur gibi şefkatle üzerine yağdığım insanların Beni bir kaşık suda boğamaya çalıştığını gördükçe, sustum İçimde yaktıkaları onca ateşe rağmen Dumanına kör Acısına dilsiz olduklarını gördükçe, sustum Yüreğimi içtenlikle açtığım insanların Elinde oyuncak olduğunu gördükçe kalbimin, sustum Kurtlardan kaçmak için sakladığım kendimin Çakallara yem olduğunu fark edince, sustum Benim hayatımı sunduğum insanların Beni keyiflerinin kahyalarına kurban verdiğini gördükçe, sustum İnsanları dinleyince anlarım sanmıştım Ama her şeyin koca bir yalandan ibaret olduğunu fark edince, sustum. Artık dağlara, taşlara Bulutlara, kuşlara anlatıyorum derdimi Yarin ruhumda açtığı yaralara bir tek Yaradan em olunca, sustum... |