Dersetatekasüfün yakarışı bir dip buluyor çürük yüzlerde zincirlerinden paganlar doğuyor gül kurusu düşler içinden su türküsü hiçliğedir tadımlık bir sırdır çoğalma isteği güneşin teninde doğum sancısında sınanan çamur belleği yanmışlığın külünden gelir fırınlanmış parıltılar ile nabu ziggurat’ın gözlerinden ekinoks bir inci çıkıyor ilk taş şeklinden rengini veriyor yazmanların diline iptidaî sözcükler örtündü iki damla balık hafızası beyazlar kızarırdı kor ışık selinde devşirilen sözler yılanlanmıştı rahiplerin kadehinde sivan çiçekleri açardı iştarın ölümcül gülüşü "acı çekenin şiiri"nden kadaj suyuna reng hamalıdır/şimegi rengine sır vermek için kaç ibadet ayağına varır testilerin yitikliğin geçmişi hangi bellekte/hangi çamur emekte ölümün erkeni geçti /Derseta öykündüğümüz bir tin var mı ölümünü şaha çıkaran, derseta her ıslaklıkta balık inanışı çıkar mı bir kudrete her ıslaklıkta tanrılar ınsana yakın olur mu her ıslaklıkta çoban öyküleri tanrısallaşır mı Derseta.. ......2008,,, |
Selam ,saygılar