Unutmak Üzerine bir Otobiyografi
yorgunum
/ki yorgunluk yazarken bile yorucu hem öyle hiç bilmediğim bir denize olta salıp bir kova balık tuttuktan sonra hepsini geri denizine bırakmakla geçecek birşey değil bir barda.. bir gemide.. bir sahilde.. hiç gitmediğim bir sokakta neyi aradığımı bilmeden değerli birşeyimi kaybetmişçesine bir başı kopmuş çift başlı ejderha gibi dolanıp durmak da iyi gelmeyecek bu defa bu defa.. sadece uyumak bile iyi gelmeyecek bu kaçıncı seferi hiç sonu gelmeyen yolculuğumun bilmiyorum.. ne elinde balon tutan musmutlu çocuklara ne şaşalı zenginliklere özeniyorum ne bir makam ne bir mevki çekemiyor dikkatimi okuduğum kitaplar yetmiyor dinlediğim şarkılar tutamıyor zihnimi dikenli tellerle örülü bir kafeste yabani bir hayvan gibi hapsolmuş dahi yetmezmiş gibi ayaklarına pranga vurulmuş ve sekiz canını yitirmiş bir evcil kediyim /tüm kapılar açılsa yine heryere tutsağım vahşi doğanın ve tüm haşeratın ortasında bir ceylan gibi onlarca ölüm tehlikesine rağmen hiçbirşeyi umursamadan suya kanmak istiyorum /tertemiz bir suda yıkanmak bir arı gibi ömrüm boyunca bir tutam bal yapmak yerine bir karınca gibi bir ömür boyu bir adım yol almak yerine /doğu’dan güneşle uyanmak istiyorum yıldızları birer birer isimleriyle seslenmek suretiyle anam kadının başına taç yapmak istiyorum babamın gözlerinde kendimi görmek istiyorum ne hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamak ne de bugün ölecekmiş gibi yaşamak ne yaşamak ne ölmek.. bir çilek bitkisi gibi asfaltı delmek istiyorum sonra.. sonra gökkuşağının o en ortasındaki yeşile sarınıp az sonra da hiçkimsenin bulamayacağı bir yere kaybolmak istiyorum şiir yazmak değil bir şairin kalemine tutunup şiir olmak istiyorum /oysa imgeler en ulaşılamaz doruğunda belki bir çay bahçesinde iki sevgilinin ortasına konulmak suretiyle sıfır noktasından başlayan bir muhabbete demlik olmak istiyorum /unutmak istiyorum kendimi öyle ya. . unutmak! sahi sen neleri unutmadın ki bayduygusal hatırlamak ister misin? |
Yazan kalemi yürekten kutluyorum...