ÇIKSAN İÇİMDEN DİYORUM
Neyleyim sen göçmüşsen benden
Ağlasam, dövünsem ne geçer ki elime Zararına geçen ömrüme bir özür borçluyum. Neyleyim derdimi haykırsam dağa taşa Ne geçer ki elime. Sen ki ziyan ettiğin geçliğime bir ’vah’ bile demedin. Çiçekler getirdin özürler eşliğinde de solup giden gönül bahçeme bir su dökmedin. Prangaların dahi gücünün yetmediği bir sevdanın çürüyüşünü seyrediyorum kalbimin yeryüzünde. Kozasından heyecanla yeni hayata başlayan kelebeklerin, bir bir ölüşünü izliyorum kuruyan bahçemin çardağında. Hapishanelerde ben bir şey yapmadım diye haykıran mahkûmların çığlığında kaybediyorum seni. Sevdamızın rengini siyaha boyadığın yerden sesleniyorum sana. Mavi göklerde salınan uçurtmanın kuyruğuna bağladığım umudun yitip gidişini seyrediyorum çaresizce. Geceleri uykuya olan özlemime yaktığım ağıtlara karışıyor yokluğunun acısı. Gündüzleri yaşama hevesi sönmüş gözlerle bakıyorum insanlara. Sahi söylesene nefes almak yaşadım demeye yeter mi? Neyleyim kavuşamadığım, neyleyim gönlümün uğurlayamadığı sevdası. Sensizliğin mevsimi çok fırtınalı geçiyor. Güneş doğmuyor, yeni rotolar belirlenmiyor. Çıkmaz sokağın sonunda çöktüm kaldım. Zaman aksada, yüreğimin saatinde akrep SENde takılı kaldı. Yağmur damlaları vururken yanaklarıma fırsattan istifade kaldırama çöküp ağlıyorum. Bilmiyorum belki gözlerimde bıkmıştır benden. Duygularımda yorulmuştur artık belkide bilmiyorum. Sen doluyum boğazıma kadar Çıksan... Off! Çıksan içimden göçeceğim sanki bu sevdadan. Yazar:Ayten Demirel |