GÖNÜLBeslersin ruhumu nazik elinle Seni hiçbir yere atamam gönül Beni ben yaparsın tatlı dilinle Seni kötü söze katamam gönül Mazlumlar ordusu sana seslenir Yıldırım hızıyla davet süslenir Gelmeyen âdemin üstü pislenir Gözünden düşeni tutamam gönül Beden kuru toprak keramet sende Can suyunu veren ganimet sende Zalimlik beyinde merhamet sende Koynuna girmeden yatamam gönül Sağına güvendim geçtim solundan En büyük desteği buldum kolundan Yokluktan varlığa gittim yolundan Muhteşem ülküne çatamam gönül Harabe evinde buldum zarafet Gariban sofranda çektim ziyafet Kırık dolabından giydim kıyafet Yamalı hırkanı satamam gönül Kokundan beslenir ipek halılar Rengine bürünür siyah çalılar Sırtında taşınır sonsuz sayılar Kovduğun sıfırı yutamam gönül Çeri’yim sendenim sensiz bırakma Manayı söndüren çöplükte yakma Kucakla her zaman hor gözle bakma Kirlenmiş sulara batamam gönül Furkan AYDOĞAN(ÇERİ) |