ÜŞÜTÜRBeni böyle titreten karın ayazı değil Kökünü inkâr eden, budanmış soy üşütür. Çağırmadan gelmeyen dostların nazı değil Muhabbetsiz içilen, sohbetsiz çay üşütür. Gökyüzüne uzanır modern çağın evleri Çocuklara muhâlif, süslü ev köpekleri Sakallar türlü çeşit, kıyafetler serseri Cemaatsiz camîler, ezansız köy üşütür. Ne idüğü belirsiz yetişen divaneler İçin de ruh olmayan, imânsız viraneler 99 ile bağ kurmayan imameler Besmelesiz çekilen hedefsiz yay üşütür. "Oku" buyurdu Rabb’im, Yaradanın adıyla Hayatın üçte biri geçer dedikoduyla İnsanlık na’ra koşar, kelebek inadıyla Kara kışın dışında bizi her şey üşütür. Baş köşeden yönetir, televizyon evleri Sandığa kaldırmışız eski gelenekleri Aşkım ve kuşum olmuş, sevdanın delilleri Şimdi değer kaybeden, hanım ve bey üşütür. Müslüman beldesinde Kur’ân garip kalıyor Kıblenin özlemiyle seccadeler ağlıyor Fatma’lar türbanını hörgüç gibi bağlıyor On santim papuç ile uzayan boy üşütür. Diplomasız olana mâl edilir cehâlet İmansız gönüllerdir gerçek ehli harâbet. Kur’ân okunmaz hâfızım, yaşanır âyet âyet! Aşk ile söylenmeyen, dildeki "Hay" üşütür. Vatanımda huzur yok, gezerim boynu bükük Bir acı ki, kalbimin her yanı kırık dökük, Yâ Rabb! Çok ağır bize, merhamet eyle bu yük; Sisler ardında kalan şems ile ay üşütür... Hicranî müslümanın kederi, gamı bitmez Bülbül ateşe düşer , kat’a gülü terketmez Mevlâ râhmet etmese, kulun âmeli yetmez Günâh kefesinde ki, ufacık tüy üşütür... Nuriye Akyol /28/2/2021 Görsel alıntıdır. |
Kıymetli şaire
İslam adına yaptığımız şahsi yanlışlarımızdan bazılarına şiirinde yer vermiş. Bu şiirden 10 şiirlik bir seri daha yazılsa yine de rezilliklerimiz bitecek gibi değil.
Erdemli insan kaybolmuş sahtekar insan ortaya çıkmış durumda ne yazık ki. Süte, peynire, sucuğa, baharata, köfteye, zeytinyağına başta olmak üzere hile katmadığımız ürün kalmamış. Bir yemediğimiz domuz eti kalmıştı onu bile katmayan kalmamış. Kime sorsan elhamdülillah Müslümanım diyor bir de.
Kendimizi sorgulamamız lazım.