bir insanın çığlığı her insanın dudağına borçtur bir insanın düşüşü diğerlerinin ayağının ucunda uçurumdur bir insanın yarası tüm insanların tenini çiziktir birlikte kanar insanlar beraber yanarlar
rüyasına uyansın diye rüya halinin kendine özgü olmadığını duysunlar diye rüyasında uyuduklarını anlasınlar diye görülen rüyaya yattıklarını bilsinler diye
umulmadık bir sürpriz bu bir ihsanın ortasında bulunuş bu şaşkınlık ve hayretler içinde gözlerin gördüğünü gönlün sevmesi kızıl şafaklar gibi sözlerin heveslere sinmesi bu
yıldızların secde ettiği kardeşe niye tuzak kurulur ki herkese yetecek kadar yıldız vardı oysa güneş ve ayın bir kardeşe pervane olması niye çekilmez olsun ki azaltmıyor ki güneşten ve aydan payı niye rüyayı kendine saklasın ki
uyuduğunu fark etmeyen, rüya düşkünlerine göreydi sözler herkese gizlice dendi herkesin derdi gizliceydi rüya görmek, uykuya kanmaktı rüya görmek uyuduğunu unutmaktı rüya görmek, uykuyu uyutmaktı
uykuya duranlar uyanana kadar uyuduklarını bilmeyecekti uyandıklarında uyuduklarını göreceklerdi geç kaldıklarına yanacaklardı
önce kardeşlerinin eliyle kuyuya atılacaktı kardeşlik hiçe sayılacaktı sonra uzak gurbetlere sürülecekti baba ocağından ayrı düşecekti kader çizgisinde akacaktı nefesleri
sen yusuf ol yeter ki kuyu da aziz olur sayende mısır da.. düştüğün yolda düşmüşlerin ellerinden tut yeter ki
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
niye rüyayı kendine saklarsın ki şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
niye rüyayı kendine saklarsın ki şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bazı şairlerin gönülgahımda yeri farklıdır hocam siz de açıkca söylemem gerekirse bunlardan birisiniz. Bir sigara ve bir kahve olmadan şiirinizi okumak haksızlık gibi gelir her nedense....
Şiiriniz yine her zaman ki gibi derin anlam katmanları ile insanın ortak deneyimlerine ve kardeşlik duygusuna odaklanıyor. Bireylerin acılarının ve sevinçlerinin birbirleriyle bağlantılı olduğunu mısralara yansıtırken rüya ve gerçeklik kavramlarını da sorguluyor. "Bir insanın çığlığı her insanın dudağına borçtur" bir kişinin acısının tüm insanlara ait olduğunun anlatılması ancak böyle tasvir edilirdi. "Rüyasında uyuduklarını anlasınlar diye" bu dünyanın geçici olduğunu insanları rüya gibi bir yaşam sürmekten uyandırmaya yönelik bir çağrı niteliğinde dize adeta.... Rüya, bilinçaltının derinliklerinde gizli kalmış duyguların açığa çıkmasını değil midir aslında Bir çok yerde "uyku" ve "uyanmak" kelimelerine rastladığım şiirde uyanış bireylerin aslında kendini çevrelerini tanıma geç kalınmışlığın farkına varmayı hayata dair herşeyin değişime tabi olduğunu anlatıyor. "Önce kardeşlerinin eliyle kuyuya atılacaktı" mısrası ah o ihanet ve kayıpların kaçınılmaz olduğunu ne güzel ifade etmiş. Eski zamanın kardeşliği ile günümüz kardeşliklerini sorguladım satırlarınızda kardeşliğin ihanetle bozulması, bireylerin yalnızlığına ve derin bir çaresizliğe düşmesinin kaçınılmaz sonucu aslında.... "Sen Yusuf ol yeter ki" ifadesi, umut ve yeniden doğuşu mısralara yansıması.... Yusuf'un hikayesi, düşüşten sonra yeniden yükselmeyi, mücadeleyi ve dayanışmayı ne güzel anlatır. Bilmeyen yoktur Yusuf'un hikayesini diye düşünüyorum. Hocam şiiriniz her zaman ki gibi yoğun duygular ve imgelerinizin yerli yerinde kullanımıyla biz okurlarınıza güçlü duygusal anlar yaşatarak okumamazı sağlıyor. Yıldızlar güneş ay insani duygularla evreni birleştirince bu şiiri adeta yıldızlı bir semada okumuş gibi oluyoruz. Bazı şiirlerde tekrar boğarken mısraları sıkarken okuru sizin bu şiirinizde tam tersi ritmi ve akıcı bir şiir olmasını sağlamış. Rüya ve gerçeklik arasındaki ince çizgi, insanın kendi varoluşunu sorgulamasına neden oldunuz. Kaleminiz yüreğiniz sesi hiç susmasın hocam
Şiiriniz, derin bir duygusal yoğunlukla insanlığın acılarını ve dayanışmasını yansıtıyor. Her bir dize, bireylerin yaşadığı zorlukların toplumsal bir yankı bulduğunu ifade ediyor.
Çığlıkların, düşüşlerin ve yaraların sadece bir bireyin değil, tüm insanlığın paylaştığı acılar olduğunu vurguluyorsunuz. Bu bakış açısı, empati ve birlikte yaşama duygusunu ön plana çıkarıyor. Rüyaların ve gerçeklerin arasındaki ince çizgiye dikkat çekmeniz, okuyucuyu derin düşüncelere yönlendiriyor.
"Umulmadık bir sürpriz bu" ifadesiyle, hayatta beklenmedik olayların getirdiği değişimlere, şok ve hayret dolu anlara da değiniyorsunuz. Bu, şiirinize mistik bir hava katıyor.
*Ellerinize sağlık! Duygu ve düşüncelerinizi bu şekilde ifade etmek, okuyucular için bir yolculuk gibi. Şairliğinizi kutluyorum, daha nice etkileyici eserler yazmanızı dilerim!
Herkese yetecek kadar yıldız var olsa da gözler ne yazık ki aç.
Resulullah (SAV) insanin bu süflî yönünü "Eger insanoglunun elinde iki vadi dolusu mal olsa, üçüncü vadiyi ister. İnsanoglunun gözünü ancak toprak doyurur" buyurarak belirtmiştir vesselam.
Şiiriniz yine her zaman ki gibi derin anlam katmanları ile insanın ortak deneyimlerine ve kardeşlik duygusuna odaklanıyor. Bireylerin acılarının ve sevinçlerinin birbirleriyle bağlantılı olduğunu mısralara yansıtırken rüya ve gerçeklik kavramlarını da sorguluyor.
"Bir insanın çığlığı her insanın dudağına borçtur" bir kişinin acısının tüm insanlara ait olduğunun anlatılması ancak böyle tasvir edilirdi.
"Rüyasında uyuduklarını anlasınlar diye" bu dünyanın geçici olduğunu insanları rüya gibi bir yaşam sürmekten uyandırmaya yönelik bir çağrı niteliğinde dize adeta....
Rüya, bilinçaltının derinliklerinde gizli kalmış duyguların açığa çıkmasını değil midir aslında
Bir çok yerde "uyku" ve "uyanmak" kelimelerine rastladığım şiirde uyanış bireylerin aslında kendini çevrelerini tanıma geç kalınmışlığın farkına varmayı hayata dair herşeyin değişime tabi olduğunu anlatıyor.
"Önce kardeşlerinin eliyle kuyuya atılacaktı" mısrası ah o ihanet ve kayıpların kaçınılmaz olduğunu ne güzel ifade etmiş. Eski zamanın kardeşliği ile günümüz kardeşliklerini sorguladım satırlarınızda kardeşliğin ihanetle bozulması, bireylerin yalnızlığına ve derin bir çaresizliğe düşmesinin kaçınılmaz sonucu aslında....
"Sen Yusuf ol yeter ki" ifadesi, umut ve yeniden doğuşu mısralara yansıması....
Yusuf'un hikayesi, düşüşten sonra yeniden yükselmeyi, mücadeleyi ve dayanışmayı ne güzel anlatır. Bilmeyen yoktur Yusuf'un hikayesini diye düşünüyorum.
Hocam şiiriniz her zaman ki gibi yoğun duygular ve imgelerinizin yerli yerinde kullanımıyla biz okurlarınıza güçlü duygusal anlar yaşatarak okumamazı sağlıyor. Yıldızlar güneş ay insani duygularla evreni birleştirince bu şiiri adeta yıldızlı bir semada okumuş gibi oluyoruz.
Bazı şiirlerde tekrar boğarken mısraları sıkarken okuru sizin bu şiirinizde tam tersi ritmi ve akıcı bir şiir olmasını sağlamış.
Rüya ve gerçeklik arasındaki ince çizgi, insanın kendi varoluşunu sorgulamasına neden oldunuz.
Kaleminiz yüreğiniz sesi hiç susmasın hocam