kaf …ha ..ya …ayın…sin…aşkına siz ey, evvelce kömür karasında yalan sonra gönül yarasında parlayanlar siz zambak zambak... hani siz dolaşırdınız semalarımızda
siz ey düşmanlar iken birbirinin ışığında dost olan yıldızlar hani siz firuze akşamların reyhan reyhan açan çiçekleriydiniz atlas bahçelerde
hani noksanları tamamlanınca bir bir parlayanlar hani siz kol kola girdiğinizde saadetin çağı asumanlarımızdınız yerdeki kervanlarımızın adıydınız
açamayan goncaların karanlık tarlasında bir çolpan karanlığın kudurmuş ağzında bir sitareydiniz gökleri ayakta tutan dağlar gibi bir demirkazık umutları hüzünle büyüten bir kervankırandınız hani…
gece alacası bir zamanda duygularımızı çaldırdık son şafak kızılında ruhumuza üflenen hayallerimiz nerede yağmalanmış kuyulara düşüremediğimiz yağmurları kör sıtmalarımıza serinlik diye yağdıranlarımız nerede kaçışlarımızın ardından avuçlarda yalnızca bir damla gözyaşı olup yananlarımız nerede
ışıksız gecelerde aydınlıklarımız kara düşüncelerle karanlık dehlizlere kilitleniyor bir bir dökülüyor yanılsamalarımız utanç bellediğimiz seherlere kalbur kalbur eleniyor yorgun, solgun ve küskün zamanlar yerlere yangınlar çalınıyor bahtımıza alevi olmayan yangınlar...
münzevi gecelerde ışık ışık sönüşüdür yorgun bulutlar arasında her yıldız adı güzel süvari’nin berk urarak koşan burak’ının nallarından çil çil serpilen hüzünlü desenler dokuyan mistik rüyalarımız nerede
gecelerimizden uzun uyku sesleri geliyor kovasız kuyularda yusuflar ağlaşıyor taze gelinlerimizin köhnemiş çeyizlerinden kuru lavanta taneli hayaller düşürüyor dudaklardan yıldızyıldız parlayan gülüşler sökülüyor yüreğimizin saçaklarından dökülen belki de senelerce söylenecek sözlerimiz nerede
nakaratı unutulmuş müzdeviç şarkıların al al rengiyle dokunan aşkın gülümseyişleri vursun yüzlerimize artık nur içinde nur olsun gecelerin sesleri ekilsin yüreklerimize sürur üzre sürur olsun mesrur üzre mesrur olsun ruhumuz
göğe bakanlarımıza bir kez olsun yüz gösterin sabahlara yakın düşsün artık aydınlıklarımız nerede bir biçimli güzellik varsa hep sizinle biçsin şirazesini nerede bir ahenkli sanat varsa sizinle ölçsün endazesini
güzelliğin hakiki sevenleri sevecekleri hakiki güzelliği sizinle tanısınlar ve sizi ansınlar yaşasın sizin için ağlayan her seher yeli sizin için yağan her yağmur tanesi
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Işıksız geceler şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Işıksız geceler şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.