Dokuzuncu DuyuÇelik kulelerimizden atlıyor Kedilerimiz uçan bulutlara Çok çakmak kaybetmek bu ara Çok dolunay belki akşamdan sonra Deneyim anlatan ekran Çak bi beşlik duvara Uzun bacakları kısa akılların Kiraz mevsimine uzundan yol Kendimi göğe teklif edemem Aşkın gözü var mı sence Musallanın yüreğinde fırtınalar Gece ortasından çatlayıp dağılmış say Saymışsın çok yarıyı Bir bütünü anlatan kızıl dudaklarda Sabah olur hep istemsiz Güneş bazı istenmeyen misafir Keşke beni görebilseydim Görebilseydi komik ciddi zeki hüzünlü Toprakta suyu insan Çağırırlar şifaya kadim bir dilsizliği Hep sönmeyen bir yangına Ş |
İnsan yaşamak için niye direnir. Ölüm bugün gelse gıkım çıkmaz diye düşünüyorum hep.
Şimdi bu mısraya bakıyorum.
Fatih Camii'in musalla taşlarının orada durur seyrederim. Kaç insan gelmiştir o taşların üzerine. Kaç tanesi rızayı İlâhi ile gelmiştir.
Musalla olmak zor. Nihayetinde mermerin de bir kalbi var.
İyi şiir, sorguluyor okuru.