RUHUM GÖÇEBE
İşte, burdayım
Tam da olduğum yerde! Ne yer ayağımın altından kayıyor artık Ne de aklım beş karış ilerde.. Tam buradayım! Sıkıca basıyor ayaklarım toprağa Bir de yılların yorgunluğu var üzerimde Siz yorgunluk diyorsunuz ’ben tecrübe’ Daha bir anlam katıyor sanki yüzme Kırgınlıklarım Önce nefret edip Sonra affedişlerim Kayboluşlarım Kendimi buluşlarım Kimileri kırışıklık dese de Ben yaşamak diyorum buna işte... İçim ağır İçim kurşun gibi ağır bir de. Bu ağırlık daha da sıkı bastırıyor ayaklarımı sanki yere Yüz yıllardır aynı yerde kök salan bir çınar gibi Daha da bağlanıyorum bulunduğum her yere Sevginin istemekten başka bir şey olduğunu Değerin, kulağıma fısıldanan sözlerden ziyade Yaşamak, yaşatmak olduğunu daha çok ezber ettiriyorum kendime Ama sanmayın ki Ben yine de bir ağacım Her şeye rağmen insanım İnsanlığımla insanım. Ayaklarım yere ne kadar güçlü basarsa basın Ruhum/ kalbim hala bir kırlangıç gibi göçebe... Özlem SABA |