UMUDUN PENÇESİNE KIRBAÇ VURDULAR
Morun ihtişamıyla aşk ile bütünleşememişti dudakları.
Kalbi yorgun, vücudu dirençsizdi, kırgındı bir o kadar da yoksuldu ümitleri... Yüzünde, gözünde beliren tonlarca acıyla İçinde biriken zehirlerle üçe çeyrek kala zamanlarda Umudun pençesine kırbaç vurdular... İki halkalı bağlılığın yarattığı enkazla Uzunca bakışın esaretiyle Zarafetin kıstaslı renginde sevişmeyi bilememiş Uzun saçlarıyla, güzel yüzüyle etrafa gülücükler saçmayı başaramamıştı... Korkutmuştu onu adım attığı her yol... Hele ki geçmişe sünger çekip yeni bir sayfa açmanın derdine girmişken Hayatın ağır sancılarıyla kalakalmışken Hüznün gizi yiyip bitirmişti onu... Unutulmamalıdır ki: Bazı insanların sırlıdır, şiirdir yürekleri İçlerindeki gizi sevginin aydınlığı için kullanıp kim bilir? Gün gelecek umudun pençesine kırbaç vurdurmadan aşkla dokuyacaklar evreni ışıldayan yıldızlar eşliğinde... Mehmet ÖKSÜZ |