Kimses(s)izlik...
D/okunamıyorum seni
Bir lambada benzin döken gözlerini Karanlığında kül kokan serüvenlerde Mavilerde sular hasretle sır dökersen benzine Asumanda bulutlara değdirirken şemsini eyvahlar Koparmak göftesinde tutunamayan bir şarkıda Seni bana hatırlatır Ki hatırlamak düşünmektir Leylaklar yoldan arlanan bir bilmece ile Aya nasıl bakarsa bir vücud Ruhunda mecâl verir gönülgâhında Ölmek hatırlamaktır çünkü Belki de intihar etmek sana alevken dillerde Geleceğe keskin bir bıçak yarası Sılada yalanlar içinde kalbin tiyatrosunda Yorgun bir mucize arkası kapakta Sualler teneffüste bir uçurumda İhaneti k/aldırmayan bir insaniyet çizgisinde İki kaşı arasında bekleyen Korkular cezvede cezbederken Huzurunda saatler kundaklanır mevsimlerde Yapraklar mı savrulmuş Yağmurlar mı eksik bir güneşi savruk Karlar bitik bir tercümeye eğilmiş Güneş armançtan kavrulmuş Bu ok için Binlerce deyim üretilirken Hangisinde paçavralarımdasın bilmem Hayat sahnesindeyken Tekrardan ib(a)ret herşey Ve Tanrı yalnız bir seyirde kendini yenilerken Çingene bir bebek kılığında mı doğsam diye Ürkek davranırken Ieğildim sana Gün gelir tufanlar kopar Günyüzü görmemiş yıpranmışlık içinde Seni kapı kenarında ağlarken görmek istemem... Çünkü seni sanal zeka çağında Aynelyâkin bir pelteğe arıyken Gözlerin dökemediğiyle Kulakların duyamadığıyla Dillerin seslendirme dilleriyle Kalbin hissetmediği bir dünyada Yalnızlık çağıldanmaz bir kalbin yarasıdır sana Çünkü Tanrı Öksüz Yetim Ve de kimsesizdi nasılsa.... Gezgin imgeler... |