„Taksim Meydanı’nı 10 bin, 10 beş bin kişi doldurmuşuz. Gözlerimiz onda. Yüreğimiz onda. Sesi hepimizin içine, ta en derinine ulaşıyor; o sese katılmamak olanaksız. İnanıyoruz: Hava kurşun gibi ağır olsa da kurşun eriteceğiz. İnanıyoruz, yanmak zorunda kalsak da karanlığa geçit vermeyeceğiz. İnanıyoruz, ülkemdeki karanlığı da biz, evet biz, aydınlığa dönüştüreceğiz.
Taksim Meydanı’nın orta yerinde, kurşun eritmeye koşanların arasında o, minicik bir platformun üzerinde tek başınaydı. Tek başına ama bir o kadar da çoktu. Bizi de çoğaltıyordu. Uzaktan onu bir nokta gibi görüyordum. Okyanusta bir damla... Ama öyle bir damla ki hepimizde fırtınalar yaratıyordu. Sesinin bir yükselişi, içimizdeki volkanları harekete geçiriyordu. Fısıltıları, gelecek güzel günlere dönüşüyordu.
O, Genco Erkal’dı. Gelecek güzel günlere inancımızdan kuşku duymadığımızda ise 70’li yıllardaydık.“
…
Canım arkadaşım, canım kardeşim Genco... Bak ne kadar sakin yazıyorum. Şimdilik sadece okurlara birkaç satırbaşı... Henüz dostluklarımız, yolculuklarımız, yeryüzü nimetlerini ya da korkularını, acılarını zulmünü ya da umutlarını paylaşmalarımıza sıra gelmedi...
Şimdilik sadece seni dostların arasına, güneşin sofrasına uğurluyorum. Hepsi bu.
Bir de en karanlık anımızda bile “Gelecek güzel günlere” olan inancınızı, umudunuzu yitirmemize izin vermediğin için sana teşekkür ediyorum. İyi ki varsın!
Buluşmak üzere canım kardeşim...“( Sayın Yazar Zeynep Oral’ın 1 Ağustos Perşembe günü Cumhuriyet Gazetesi’nde CANIM KARDEŞİM GENCO ERKAL adlı köşe yazsının başından ve sonundan alıntıdır. Yazının tamamını okumanızı öneririm.)

“Bir bayrak
yarışı gibidir hayat!
Sense bu bayrağı taşıyan,
yerin bu yarışta nerede olsada
-başta, ortalarda yada sonda-
hedefe ulaştıracak olan insan.

Amacın ulaşmaksa kollektif bir hedefe;
Sorumluluğu taşıdığın sürede,
bayrağı umutla alarak
vede davaya sadık kalarak,
yılmayacaksın,
hedefe doğru koşacaksın!

“Bir önceki”
kaybettirmiş olsada
meselenin başında
herşeyi,
yinede ileri
atılacaksın,
diğeri göğüse de ipi yani zaferi,
yalnızca “başarının bir parçası” kalacaksın!

“Hayat yalnızca kazanmak değildir,
herkes bir gün, bir an yenilir,
korkmayacaksın “Ölüm” denen yenilgiden.”
Felsefesini içeren;
Oyunlarıyla, sözleriyle,
yaşamıyla, eserleriyle
bizlere birşeyler söylemeye çalışan,
İnsan!

Ne o;
“Madde çürür
düşünce daima ileri yürür!”
evrim inancına
inanmıyormusun sen yoksa,
Senbeno?(*)


(*) Lütfen benim 15 adet SENBENO şiirlerimi okuyunuz. GENCO ERKAL Şiir Dizisi; Onun yılmaz sanat ve politik uğraşını anlayana dek beni ilgilendirecektir. Yanılgılarımdaki yanılmalarımı eliştirerek düzeltmek sizlere düşer.