3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2391
Okunma
Ana,
Fatih bırakmıyor yakamı.
Kaldırım Taşlarımı yumuşak, ben mi hafif ?
Uçuyor, sıçrıyorum Hatıralarda
karmadağın - darmakarışık
Çarşamba Pazarı gibi.
Ne Uçurtmacı Sümbül Dede kalmış köşede
sedirinde oturan, çıtaları eğri
nede Elma’sını çaldığım Kardeş Manav Ali.
Kardeşimin Misketini yürütmüş
komşu Mah’lenin Veleti.
"- Bir güzel döveyim" deyip,
Dayak yiyip geri döndüğüm.
Ağaçlarım nerede, tırmandığım?
Hani, saklandığım Mezarlık,
Hırsız-Polis boş Arsa?
32 Dişe Keman çaldırır, Çıngırdak’lı Şerbetçi.
"Sat, Silivri Yoğurdu!" Nasır Kaymaklım, omuzu Terazili.
Beygirli Çığırtkan Sütçüm, kefesi Güğüm, elinde Ölçek; "Bir, Yarım, Çeyrek."
Eskiler Alıyormuş!
"- Haydi oradan sende, git işine, Eskici.
Sana vermem onları.
Yeni yapacağım, düşlerime giydirerek.
Onurla taşıyacağım
onları
omuzlarımda.
Tanıştıracağım
ve
giydireceğim Yeni Nesil’lere.
Tanısınlar Fatih’i