Söylediklerinizi duyurmak için kimseyi kolundan tutmayınız ; zira insanlar sizi dinlemeye arzulu değillerse, onları tutacak yerde çenenizi tutmanız daha hayırlıdır.-- chesterfield
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bende doğmamış cesetleri sevmek! Ceset ruhunu kaybetmiş cansız insan olduğuna göre… Mecaz anlamda ‘’Ruhsuz’’ sevmeyi bilmeyen, hissi anlayışı kıt da olsa bana ne? Ben mecnun gibi aşka Aşığım demek olsa gerek.
‘’ Cesetlerin dev aşkı bu
Hiç başlamayan Hiç bitmeyenen’’
İşte burası muamma? Hiç başlamayacak ve hiç bitmeyecek… ---Hiç başlamamışsa Bitmesinin de imkanı yoktur- zira başlaması gerek bitmesi için…
Şöyle bir soru soralım? Ezelden ebede nasıl izah edilebilir?
Sayılar: Nerden başlar nerde biter, İlk Sayı eksi kaç? En eksisi kaç? Hangi cevap bu soruyu karşılar? Ya en artısı, en büyüğü? Verebildiğimiz mantıksal tek cevap: Sonsuzdan gelip sonsuza gittiği…
Cesetin aşkı olmaz o nedenle başlayamaz, cesetten ayrılan ruhtadır aşk ve ruhlar ölmez dolayısıyla bitemez…
Paradokslar çözülmez bir halde devam ediyor… Ta ki Mavera’ya kadar… Dünya ötesi bir alemden kopmanın verdiği sonuçları dünya içeri anlatabilmenin yolu Araf’mı? Araf ne? İnanışa göre günah ve sevapları eşit insanların orda bir müddet ikamet etmesi…
Bu durumda aşk eşitlik ilkesine mi bağlı?
Kısaca Aşka aşık olmayı sevmek diyelim devlerin aşkı vesselam…
Mecnun mana itibariyle deli anlamındadır. Asıl adı Kays'dı. Bir romandır lakin Mevlana'nın örneklerinde hep vurgulanır.
İnsan fıtratı gereği her zaman arayış içindedir. Mutluluk ve inanç geni insanı bu arayışa iten nedenlerdir. Nevzat Tarhan Hoca bu nedenle :''Ben bilimsel olarak olarak da Allah'a inanıyorum.'' der. Uzatmadan. Mecnun ihtiyaç duyduğu mutluluğu leylada buldu, leyla olmasa başka bir aşk bulacaktı. Onun arayışı karşı birine aşık olmaktı o nedenle aslında Leyla2ya değil Leylaya aşık olmaya aşıktı.
Aşk yoktur sadece Hakiki aşk vardır. O aşk mecnunun aşkı değil Hakka gerçekten aşık olabilenlerin aşkıdır. O nedenle ister aracınıza, ister çiçeğinize, ister karşı cinsinize hepsi geçici, nepsi nefsani... Aşk aslında nefsani olmayandır... Bir söz var ''nefse ağır gelen hayırdır'' Peki nefse hoş gelen her şey şerdir diyebilir miyiz? Uzar da uzar kısa keselim vesselam :)
Aşka aşıklık ne? Hakikaten ben de onu sordum o ne nasıl bir saçmalık, yok öyle birşey dedim ya.
Aşk ne ?🤔🤔
Bak bu güzel soru
Aşk ne?
Henüz tam anlamı bulunmuş ahanda bu denilen birşey değil bence 😂😂
Olağan duyguların dışında hissedilen birşey olduğu kesin 😂😂
Aşk bu işte diye ellerine bırakıldığında gözdeki parıltı, kalpte çarpıntı, tende kızarıklık ve sarılık rengi bırakan, bazen terleme, bazen sıtma tutturan tıbbi bulguları olan garip bi hastalık, ama bu hastalık bedeninden ruhuna ruhundan bedenine bulaşan bir salgın etkili, aynı zamanda perdeli görünmez, görmez , gördürmez eden, kusur örten bir pelerini de var, akli melakelerini de geçici olarak servis dışı bırakan birşey, Aşk bukalemun gibi renk değiştiren , anlık in çıklı bir his merdiveni, ama beşer onar çıkarken birer ikişer inebilirsin, öyle bir örüntü kuralıda yok. Çok akıllı kendisi, ama çok aptal eden birşey😂😂 Tabi bunların hepsi Aşk değil sadece bulguları Aşk ne o bir belirsizlik şu bu diyemeyeceğin çok anlamlı ve anlamsızlara anlamsızlıklara da hükmeden birşey
Aşk bir gariplik Ne sorusuna verilebilecek her cevap Olmayana da verilebilecek tek cevap
Ne bileyim ben Aşk ne , canı cehenneme desem canı zaten cehennemde , cennete desem zaten gülistan bahçesinde
Aşk bir şapşallık hali, beraber saçmalamanın en güzel en anlamlı şekli
Aşk Ben de sende onda herkese mal olmuş ama kimseden kimsedekine benzemeyen çok suratlı... En garip şey 😂😂
Son olarak aşka aşıklık olayını ben gerçekçi ve hayali bulmuyorum. Bana göre olması mümkün olmayan bir şey. Ne yani benim içim aşk dolu Kimi görsem ona mı veriyorum.😂😂 Yok öyle bir dava. İnsan bir varlık olmasa sevgi duygusunu oluşturmaz. Kimi neyi sevecekti. Sevmeyi nereden bilecekti. Al sana yeni bir paradoks. Bu şiir sevilenin soyitlugunu değil hissedilenin zamana sığdırabilirliğini çürütmeye çalışıyor.
Aşka aşıkmış o ne yahu😂😂
Varlık beşeri ya da ilahi olabilir. Lakin illaki hedeflidir. Bir de şu var, hiç kimse sevilmedigi kişiyi sınırsız bir zamanca sevemez. Bak sevmez demiyorum. SEVEMEZ! karşılık bulmayan her sevgi biter. Mevla kulu sever kul mevlayı, hiç seytanını seven var mı? Oysaki şeytan da hep bizle terketmiyor hep yanımızda içimizde hatta, kiminin ki uyuyor kiminin ki hortlak, sen besliyorsun 😂😂
Konu uzar gider
Senin aklın bu arada baya baya anlamış haksızlık etme )))
İnsan beyni zorlarsan, bir iki kıtalık şiirden bak neler cıkarabiliyormuş, Ampulü bulana anlıktır buluş, nasıl bulduyu düşünene asırlık !!! Bu tip felsefik şiirlerde keza böyledir.
Mecnun gibi severim, sözüyle gireyim olaya üstat. Banane diyerek ve ben nerden bileyim O mecnunun sevgisi, nasıl sevmiş insan mı abartmış , seven sevgisinin ne tür olduğunu kendisi bilir deyip Mecnunu fırlattım attım bu şiirin yorumundan. Bu şiir Başka bir aşkı anlatıyor. Senin devam eden satirlarına yakın bir aşkı. Bu yüzden diyorum ki;
Bakış açını sevdim. 😁😁
Normal bir şiir olsa açıklama yapmayıp kara kutu bırakmak gerek, lakin bu bir Boranın yorumunda dediğm gibi paradoks, aşka ye bir bakış açısı, bilinenin ötesinde bir ufuk açmak gayesinde olduğu için birazcık ama çok, bana göre yine giz açıklama getirmek hasıl oldu. Umarım sayfayı ziyaret edenler de okur bu yorumları.
Bismillahhh😂😂
Bilinen ve bilinmeyen zamanları bir sayı doğrusuna benzetirsek insan yaşamı bu sayı doğrusunun-1 ile +1 arasındaki süreçtir. Sıfır noktası doğumu, Sıfırın altındaki -1 kısmı ise , oluşum ve ana karnını temsil ederken, 1 kısmı 2 ye dayandığı anda ömür biter. Ama ona açılan zaman kavramı -1 den ve +1 den sonrasında devam eder. 😁😁
Dur üstat aklı oynatmıcaz. İnsan bir duygu hissettiği zaman bu duygu da ömrü kadar bir zamana sıkıştırır. Şair burada; bilinen algılanan zaman kavramını kapsayan ölçünün dişında kalan o belirsizlik kısmınca sevmekten bahsediyor. Karşılıksız mı, bu aşk gerçekte var mı yokmu? Bu sorulara ise tam bir muamma , aslında şiirin tam orta noktasındaki satırlarda oda ayyukta. 😂😂
Şiir varoluş, hiçlik, yokoluş gibi kavramların üzerinden bir kaos yaratıyor. Çünkü şair kaosu seviyor belli ki. Bilinen tüm düzeni sorgulatmak istiyor tekrardan nasıl mı?
Ölülerin Dev Aşkı" şiiri, varoluşun en derin sorularıyla yüzleştiren, soyut ve felsefik bir şiir. Şiir, ölüm ve aşk gibi evrensel temaları, alışılmışın dışında bir bakış açısı ile göstermeye çalıştı.
• Doğmamışlık ve Ölüm: henüz doğmadan önce başlayan ve ölümle de bitmeyen bir aşkın varlığından bahsettik. Geleneksel aşk anlayışının ötesine geçerek, varoluşun en başından itibaren ölümle iç içe geçmiş bir bağ kurduk.
• Araftaki Aşk: Aşkın arafta, yani varlık ve yokluk arasında bir yerde yaşandığını ifade ederek. ne tamamen var olan ne de tamamen yok olan bir hali vurguladık.
• Ölümsüzlük ve Sonsuzluk: Şiirdeki aşkı, ölümsüz ve sonsuz olarak ele alıp, B aşkın zaman ve mekan sınırlamalarının ötesinde bir kavram olduğunu anlatmak istedik
• Hiçlik ve Varlık Arasındaki Dans: hiçlik ve varlık arasında gidip gelen bir dansı anlattık Şiirdeki aşıkları doğmadan önce ölerek ve ölmeden önce doğarak bu dansın bir parçası yaptık.
Ve son olarak diyorum ki, Ben bu yaşama açılan bedenle, bu yaşamdan kopacak bir bedenle , bu yaşama sıkışmış bir ömürle sevmeyi bilmiyorum. Böyle Sevilmeyi de öğretmedi aşk bana. Bu aşk ölülerin doğmamışların dev aşkı!!!!
Mecnun mana itibariyle deli anlamındadır. Asıl adı Kays'dı. Bir romandır lakin Mevlana'nın örneklerinde hep vurgulanır.
İnsan fıtratı gereği her zaman arayış içindedir. Mutluluk ve inanç geni insanı bu arayışa iten nedenlerdir. Nevzat Tarhan Hoca bu nedenle :''Ben bilimsel olarak olarak da Allah'a inanıyorum.'' der. Uzatmadan. Mecnun ihtiyaç duyduğu mutluluğu leylada buldu, leyla olmasa başka bir aşk bulacaktı. Onun arayışı karşı birine aşık olmaktı o nedenle aslında Leyla2ya değil Leylaya aşık olmaya aşıktı.
Aşk yoktur sadece Hakiki aşk vardır. O aşk mecnunun aşkı değil Hakka gerçekten aşık olabilenlerin aşkıdır. O nedenle ister aracınıza, ister çiçeğinize, ister karşı cinsinize hepsi geçici, nepsi nefsani... Aşk aslında nefsani olmayandır... Bir söz var ''nefse ağır gelen hayırdır'' Peki nefse hoş gelen her şey şerdir diyebilir miyiz? Uzar da uzar kısa keselim vesselam :)
Aşka aşıklık ne? Hakikaten ben de onu sordum o ne nasıl bir saçmalık, yok öyle birşey dedim ya.
Aşk ne ?🤔🤔
Bak bu güzel soru
Aşk ne?
Henüz tam anlamı bulunmuş ahanda bu denilen birşey değil bence 😂😂
Olağan duyguların dışında hissedilen birşey olduğu kesin 😂😂
Aşk bu işte diye ellerine bırakıldığında gözdeki parıltı, kalpte çarpıntı, tende kızarıklık ve sarılık rengi bırakan, bazen terleme, bazen sıtma tutturan tıbbi bulguları olan garip bi hastalık, ama bu hastalık bedeninden ruhuna ruhundan bedenine bulaşan bir salgın etkili, aynı zamanda perdeli görünmez, görmez , gördürmez eden, kusur örten bir pelerini de var, akli melakelerini de geçici olarak servis dışı bırakan birşey, Aşk bukalemun gibi renk değiştiren , anlık in çıklı bir his merdiveni, ama beşer onar çıkarken birer ikişer inebilirsin, öyle bir örüntü kuralıda yok. Çok akıllı kendisi, ama çok aptal eden birşey😂😂 Tabi bunların hepsi Aşk değil sadece bulguları Aşk ne o bir belirsizlik şu bu diyemeyeceğin çok anlamlı ve anlamsızlara anlamsızlıklara da hükmeden birşey
Aşk bir gariplik Ne sorusuna verilebilecek her cevap Olmayana da verilebilecek tek cevap
Ne bileyim ben Aşk ne , canı cehenneme desem canı zaten cehennemde , cennete desem zaten gülistan bahçesinde
Aşk bir şapşallık hali, beraber saçmalamanın en güzel en anlamlı şekli
Aşk Ben de sende onda herkese mal olmuş ama kimseden kimsedekine benzemeyen çok suratlı... En garip şey 😂😂
Son olarak aşka aşıklık olayını ben gerçekçi ve hayali bulmuyorum. Bana göre olması mümkün olmayan bir şey. Ne yani benim içim aşk dolu Kimi görsem ona mı veriyorum.😂😂 Yok öyle bir dava. İnsan bir varlık olmasa sevgi duygusunu oluşturmaz. Kimi neyi sevecekti. Sevmeyi nereden bilecekti. Al sana yeni bir paradoks. Bu şiir sevilenin soyitlugunu değil hissedilenin zamana sığdırabilirliğini çürütmeye çalışıyor.
Aşka aşıkmış o ne yahu😂😂
Varlık beşeri ya da ilahi olabilir. Lakin illaki hedeflidir. Bir de şu var, hiç kimse sevilmedigi kişiyi sınırsız bir zamanca sevemez. Bak sevmez demiyorum. SEVEMEZ! karşılık bulmayan her sevgi biter. Mevla kulu sever kul mevlayı, hiç seytanını seven var mı? Oysaki şeytan da hep bizle terketmiyor hep yanımızda içimizde hatta, kiminin ki uyuyor kiminin ki hortlak, sen besliyorsun 😂😂
Konu uzar gider
Senin aklın bu arada baya baya anlamış haksızlık etme )))
İnsan beyni zorlarsan, bir iki kıtalık şiirden bak neler cıkarabiliyormuş, Ampulü bulana anlıktır buluş, nasıl bulduyu düşünene asırlık !!! Bu tip felsefik şiirlerde keza böyledir.
Mecnun gibi severim, sözüyle gireyim olaya üstat. Banane diyerek ve ben nerden bileyim O mecnunun sevgisi, nasıl sevmiş insan mı abartmış , seven sevgisinin ne tür olduğunu kendisi bilir deyip Mecnunu fırlattım attım bu şiirin yorumundan. Bu şiir Başka bir aşkı anlatıyor. Senin devam eden satirlarına yakın bir aşkı. Bu yüzden diyorum ki;
Bakış açını sevdim. 😁😁
Normal bir şiir olsa açıklama yapmayıp kara kutu bırakmak gerek, lakin bu bir Boranın yorumunda dediğm gibi paradoks, aşka ye bir bakış açısı, bilinenin ötesinde bir ufuk açmak gayesinde olduğu için birazcık ama çok, bana göre yine giz açıklama getirmek hasıl oldu. Umarım sayfayı ziyaret edenler de okur bu yorumları.
Bismillahhh😂😂
Bilinen ve bilinmeyen zamanları bir sayı doğrusuna benzetirsek insan yaşamı bu sayı doğrusunun-1 ile +1 arasındaki süreçtir. Sıfır noktası doğumu, Sıfırın altındaki -1 kısmı ise , oluşum ve ana karnını temsil ederken, 1 kısmı 2 ye dayandığı anda ömür biter. Ama ona açılan zaman kavramı -1 den ve +1 den sonrasında devam eder. 😁😁
Dur üstat aklı oynatmıcaz. İnsan bir duygu hissettiği zaman bu duygu da ömrü kadar bir zamana sıkıştırır. Şair burada; bilinen algılanan zaman kavramını kapsayan ölçünün dişında kalan o belirsizlik kısmınca sevmekten bahsediyor. Karşılıksız mı, bu aşk gerçekte var mı yokmu? Bu sorulara ise tam bir muamma , aslında şiirin tam orta noktasındaki satırlarda oda ayyukta. 😂😂
Şiir varoluş, hiçlik, yokoluş gibi kavramların üzerinden bir kaos yaratıyor. Çünkü şair kaosu seviyor belli ki. Bilinen tüm düzeni sorgulatmak istiyor tekrardan nasıl mı?
Ölülerin Dev Aşkı" şiiri, varoluşun en derin sorularıyla yüzleştiren, soyut ve felsefik bir şiir. Şiir, ölüm ve aşk gibi evrensel temaları, alışılmışın dışında bir bakış açısı ile göstermeye çalıştı.
• Doğmamışlık ve Ölüm: henüz doğmadan önce başlayan ve ölümle de bitmeyen bir aşkın varlığından bahsettik. Geleneksel aşk anlayışının ötesine geçerek, varoluşun en başından itibaren ölümle iç içe geçmiş bir bağ kurduk.
• Araftaki Aşk: Aşkın arafta, yani varlık ve yokluk arasında bir yerde yaşandığını ifade ederek. ne tamamen var olan ne de tamamen yok olan bir hali vurguladık.
• Ölümsüzlük ve Sonsuzluk: Şiirdeki aşkı, ölümsüz ve sonsuz olarak ele alıp, B aşkın zaman ve mekan sınırlamalarının ötesinde bir kavram olduğunu anlatmak istedik
• Hiçlik ve Varlık Arasındaki Dans: hiçlik ve varlık arasında gidip gelen bir dansı anlattık Şiirdeki aşıkları doğmadan önce ölerek ve ölmeden önce doğarak bu dansın bir parçası yaptık.
Ve son olarak diyorum ki, Ben bu yaşama açılan bedenle, bu yaşamdan kopacak bir bedenle , bu yaşama sıkışmış bir ömürle sevmeyi bilmiyorum. Böyle Sevilmeyi de öğretmedi aşk bana. Bu aşk ölülerin doğmamışların dev aşkı!!!!
kim bilir belki de bu aşk, gerçekte olmayan, idealize edilmiş bir ilişki veya kişiye yönelikti ve bu durum, yalnızlık, eksiklik hissi veya gerçek hayattaki ilişkilerde yaşanan hayal kırıklıkları nedeniyle ortaya çıkmıştı.
en büyük aşk hayali olan olsa gerek. ya da hiç doğmamış olan. ölüler zararsızdır. o yüzden aşkları da büyük oluyor demek ki :) zihinde yaratılan mükemmel bir imaja aşık olmak..
Hu hu huuuu Ne gazı ne yarıştırması beni tanımaz gibi bana bunu yakıştırmayalım lütfen. Amacım felsefeciler gibi bir paradoks yaratıp, Şairlerin bakış açısını zorlamak.
Başka hiç hiç bir gayem yoktu. Hem nerde ne dedi şiirle Şair arasında hatta ve hatta şiirle kelime arasında sırdır. Bazen Şair bile dediğini vay be ben mi demişim diyebilir.
Şu dizeleri söyleyip çok beklediği yorumu yazıp kurtulayım:)
''Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek; Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek? Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl! Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!''
Cesetlerin Dev aşkı-nı bu dizelerde ara Beyhude Şairem belki de sır ölmeden ölebilme de:)
Hu hu huuuu Ne gazı ne yarıştırması beni tanımaz gibi bana bunu yakıştırmayalım lütfen. Amacım felsefeciler gibi bir paradoks yaratıp, Şairlerin bakış açısını zorlamak.
Başka hiç hiç bir gayem yoktu. Hem nerde ne dedi şiirle Şair arasında hatta ve hatta şiirle kelime arasında sırdır. Bazen Şair bile dediğini vay be ben mi demişim diyebilir.
Şu dizeleri söyleyip çok beklediği yorumu yazıp kurtulayım:)
''Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek; Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek? Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl! Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!''
Cesetlerin Dev aşkı-nı bu dizelerde ara Beyhude Şairem belki de sır ölmeden ölebilme de:)
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Şiirin sahibi
Cevap Yaz
