Kırgın Çiçekler
Dağ tepesinden yel kovmuş
Merhameti yumup canı akmış Sonbahar kahvesinde Kırgın çiçekler Şubat soğuğu gibi yollarda Öylesine tutmuş karanlıkta Saksıda değil nehir kenarında Gülümser daima kırgın çiçekler Soluk pınarın kar türküsü Bu bulutun garip öyküsü Çeşmeden süzülen tütsü Serencamdır ona kırgın çiçekler Elimi yakan sobada Aynanın ucunda çiçekli fistanda Gittiğim evlerin sofrasında Vazodan bakar kırgın çiçekler Güz vaktine az kaldı Dostluk şimdi suya yazmada Marifet güzel bir lakap amma Yularında çiğnenmiş papatya Sazında mürekkep Elinde kehribar Çantasında bahardan kalan Kırgın çiçekler |