Başlangıçta gök ve yer bitişikti
Başlangıçta gök ve yer bitişikti
Sonra kel kaldı kepsiz kappa Urdaki yalan urfada gerçek oldu Ne yıldızlar doğru bugün Sana ulaşmak için. Ne de kalmış batıni terbiye insanda çılgınca ommmmluyor elemden Elom Kapanmış Tianın kapılarında Karasu Hasta bir köpek gibi ağlıyor yalnızlıktan Fas bile elin kapısı değil artık, elkapısı oldu Ayırdılar Enoku Anaktan Ne zaman toplanacak Elpurgis? İyi kötü görünüyor, kötü iyi Uruksıratmaktan Ne uygarlık aydın bugün Ne de en ufak ışık kaldı uygarlıktan Onun alameti bize sandığın gelmesiydi Önce sandığı çıkardılar Vimanadan Sonra Sekineyi de sandıktan Kahrol Alighieri! Kahrol iradan. Ey Ulu Kam oğlu Kamanıyorum... Nerede o amak-ı Kambala? Nerede eski topraklar... İklim-i rumda doğmuş vücudum Ruhunu kaybetti, saklı Japon kanonlarında... Gözyaşları mandallarda asılı kalmış Mavi bir kuşum, geceleri üşüyor gözlerim... Sen rengarenk kuşlar çizersin siyah-maskeli nekomatalara Ben her vakit bembeyaz, seni düşlerim. Ufuklarda kaybolmuş, ağaçların çocukları... Yada taşının sırrını saklamışlar bulutların ardına İstemezük demişler. Ya da gölge oyunları gelmiş zifiri karanlıktan. Bir Çin ihaneti, bir arap, bir yahudi... Adının entrikalarına her seferinde yenilmişim. Başlangıçta yalnız söz vardı. Ağaçta elma yılan oldu. Halbuki elma yalan. Sonrası... Sonrası Söz bile, her şey yalan. |
Final çok etkileyici.
Tebrikler.