HEP HÜZÜN HEP AKŞAMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın * Usandım artık bu renksiz hayattan *
* Sen tadını, tuzunu, rengini aldın da gittin * Çekiyorum perdelerini akşamın Hep seni bekliyorum Dilimde umut türküleri Bir uzak iklimde bekleyen sen Taş duvarlar ve sürgülü kapılar Hüzün yağmurudur gözlerimin Pınarlarında bekleyen Dönemem mazime... arasam da bulamam O senin çocuk bakışlarında Saklı duran hatıralarımı Özgürlüğümüzü kurşunladı karlı akşamlar Aylar geçti, yıllar geçti, unuttum mutlu türküleri Şöyle bir mutlu olmaya kalksam Yeniden gülse aynalarda yüzüm Yüreğim kanayıp gider ılgıt ılgıt ! Şarkılar söylerim unutmak için ayrılıkları Karlar yağar içimdeki baharlara Masalıma alırım güneşi , kaf dağına taşırım Avuçlarımda turkuazlaşan güle şarkı söylerim Ağlama sen, alıştık bekleyişlere... bir/de hasrete Karanlıklar akşam sofralarına inince Sensiz boğazıma tıkanır lokmalar Ve, aynadaki yüzün hüznü gülümserdi hep bana İşte yine akşam Gökyüzü karardı Bir bebenin çığlığı yayıldı sokaklara Dinledim penceremden Evlerin çatal- kaşık seslerini Sanki özlenen bir müzikti ! Kaç kez kanattım yüreğimi böylece kim bilir Bilmiyorum Serçeler ortaktı akşam hatıralarıma Yalnızca koşacaktım o okul yoluna Seni almaya Zindan evlerinin hıçkırıkları kuşattı evimi Yeniden sarıldım hüzün yağmurlarına Umutlarımız kurşunlandı taa uzak bir akşamda Güneşi gri bulutlar kuşattı... is rengiydi yağmur ! Olmayan sabahların kıyısına sığındım Yüreğim, sevdam, geleceğimiz Yargılanırken yalan dosyaların arasında Türkülerimiz yürek yakan bir uğultuydu Kahrolası yalnızlığın korkusunda bekleyen Bilsen Bilsen dönersin Nasıl muhtaç olduğumu varlığına Ellerinde sabah gibi iki papatya Çığlık çığlığa şarkımızı söylerdim Gözlerine bakınca Bilsen nasıl yalnız kırgınım Yaşanmamış o güzelliklerimizle, kırık dökük Senin gözlerin simsiyah kadifemsi, umut gibi büyük Bir çıkmaz özlem ağlattı beni bunca yıllar Hep mutlu bir düştü kurduğum yokluğunda Ben gittiğin o mevsimlerdir bitiğim Dudaklarımda sessiz bir dua, hiç bitmez ! Gelsen... gelirsen... geleceksin... geldiğinde Dört mevsimimizde bahar havası esecek Perdeyi her açtığımda güneş dolacak odama Senin ; güneşten de aydınlık bir hayatın olacak Haydi artık Kollarını bana uzat sana !... Günay Koçak 20. 06. 2024 |