Gerçekleri tarih yazar,
Tarih’i yazansa Fenersaray!
İsrail Gaza’yı işgal edip-soykırımı yapsada,
Rusya Ukranya’yı bombalayıp yakıp-yıksada;
„İllada Lacivert olmadan kırmızı sevilmez,
Galatabahçe’siz Fenersaray ise hiç çekilmez.“

Döviz çıkmış ayyuka, emekli yerlerde sürünüyor,
Çin Tayvan’ı işgal edecek gibi görünüyor;
„Biz ise dop-dolu hayatı, en güzel aşkı yaşadık ama,
Galatabahçe‘yi şampiyon görmeden girmeyeceğiz toprağa.“

Ülkemde kadınlar hor görülüp dövülsede,
erkek baskısı altında ezilip-ölürülsede;
“Yinede şu yalan dünyada anlaşılmaz ömrümüz
Galatabahçe’den başkasını görmez gönlümüz.”

Büyük İstanbul Depremi yaklaştıkça-yaklaştı;
Öleceklerden bize ne, yeter bize Galatabahçe aşkı!
Ne demokrasi kaldı ülkemde nede adil adalet,
okulları cami yaptılar, eğitim ise sefalet;
„Nasıl ki bu milletin tacıdır yıldızla ay,
yüksel taaa arşa sen şanlı Fenersaray.“

„Bize Galatabahçe’nin verdiği bu gurur,
kalplerimizin en derin yerinde durur.
İllada şampiyon ya Galatabahçe yada Fenersaray...”
Hiç başka derdin kalmadı mı bre hıyar?

Kara Zurna‘n derki; “Hepsi aldatmaca,(*)
sen et ile benzinin, meyva ile sebzenin
fiatını sor baklım kaça?
Bunlar renklerin
göz boyaması-beyin yıkaması;
Yarın ne yiyeceğini düşünürken halk fıkarası.

(*) Kara Zurna şiirleri kara-komik eleştiriyi içerir. Hedefi hiçbir zaman; Birilerini kırmak, gücendirmek yada yermek değildir.