Mavi tüy...
Mutlu olmak çok zor...
Hayat soluğunda uğultulu bir yük, yük çocuk Tuttuğun fırtınanın dalları sere serpe düşüyor, düşüyor çöl tutan nasırlarımın avuçlarına Ölü bir orman içim, içim ki dışına küskün bir çınar, birazda yeşiline veda edemeyen bir çocuk işte ... Ve varla yok arası soyunmuş bir zaman, aksıyor aynanın yüzüne Ah çocuk, bir nefesi kırk kat kundaklıyorsun kefenine Neden, neden bana sormadın ki Emir kipiyle doğacak çelimsiz bir can, doğacak ölümüne Ve bilmelisin ki ah-ı demdir yaşamak Öyle tutuşkan öyle illegal bir işgal, işgaldir ki külün de yağmurlar Kamburunda savurur hınca hınç yelelerini Dinle.. az biraz soluklan çocuk Toprak her yerde, her yerde tozu dumana katıyor Anlayamasan da her haykırış ölüm kokuyor Ve dünya, dünya ki gri bir yanılma, yenilme yokuşu Bak çocuk, sen bilmiyorsun, bilmiyorsun ölümle yaşam arasında ki adımların alacaklı olduğunu İçinde tuttuğun her bir nefesi kamçılayacak sesin, kaçış yok hibe edeceksin, Peki diyen gözlerin perdesinde ağıt yakma, yakma ne olur, yakma tuzun nemini desende Bilmiyorsun ki bu dünyanın kirli yüzüne fazla gelen göz yaşlarını İliklemeye durduğun her düş bir karanlığı doğuruyor, her an, her salise Bak, bak ve gör var olan mavi tüyü Örtüp üstüne karanlığı Berzah bulutlarını indiriyor toprağın göğsüne Burada ebedi sağanak kuşları sancılanıyor göğe Dikip Yorgun bulutların hüznünü, ellerimden tut diyorsun, tutamam ki ellerinden Sahi söylesene çocuk Bir doğum telaşı kaç sen eder, yaşamak kaç nefes verecek payına İrkilmiş kilitlerin asma yüzünde Kaç can değecek tenindeki mahşere Kaç kutlu an sayılacak yaşın, yada adın... İyisi mi yüreğinden düşür kamburlu ayak izlerini Düş toprağına, yüz yüze bildiğin kadar çocuk . .. Şışşşt sessizlik... Mutlu olmak çok kolay... ~°~ ~°~ ~°~ |