2
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
304
Okunma
Güneş öğleyi aşıp tepelerden düşünce
Büyürdü yokluğunda gölge akşamdan önce
Ben dışarda baharlar hayal eder dururdum
Kapılar kapatılıp sürgüler çekilince
Siyah beyaz resminde hasrete vurulurdum…
Okuyup gizli, gizli, postaya atmasam da
Sana mektup yazardım kimi zaman ranzamda
Sesim duvar arası boşlukta çıldırırdım
Yoktu senden bir haber olmazdın da rüyamda
Yorganımın altın da gizlice hıçkırırdım…
Ben bir seni özlerdim birde özgürlüğümü
Anlamazdım genç iken hiçliğe düştüğümü
Bir seni hayal eder güzel düşler kurardım
Bilmezdim diri, diri: mahpusta öldüğümü
İnadına her sabah hep adını anardım
Sonra güneş açıldı gölge göğe yükseldi
Rüyamda dediler ki; o artık bana eldi
Başımı duvarlara hasretine vururdum
Ne bir haberin aldım ne de selamın geldi
Ben senin yokluğuna ne turnalar uçurdum
Bu kırk yılın sonunda nasıl arkadaş derim
Bu derdi ölene dek; senden gizli çekerim
Ben seni bu dünyada canımdan çok severdim
Şimdi çok yoruldum da artık ölüm beklerim
Bin defa sevmesen de yüz bin defa severim…
toynak
5.0
100% (5)