Aşk-ı şiir
Ey karlı şehrin adamı
Sırf senin için Bir şiire başlıyorum günler öncesi Gözlerini sabaha karışımı karşılaşsam yoksa akşamın ayak seslerinin veda ettiği o saatlerde mi?Diyorum Aşkın ilk harfine dokunmayı hedefliyor ellerim Ah ellerim Kendime sus olduğum saatler Seni düşündüğüm saatlerdir Arada bir Kır saçlı bir bulut dikkatimi dağıtır İnkâr etmiyorum Bu arada çok fena şeyler gelir aklıma beyaz tenin Ve koynuna uzanan o güzel kokun hep var. Bazen kadınlığın verdiği inat say Seni düşünmemeyi bir sigara , demli bir bardak çaya değiştiriyorum iki satır arası boşluk bırakıp aynı sevgi sözcüğü ile geri seni almaya gelsem utanıyorum Mısraları doğuran ölümüne sebep kalem ve kağıdı suçlamakdan vazgeçtim Uç uca düğüm atılmış Aşk acısı kendine Bir yanım da diyor ki Sevmek varken Yokluğunu dökme avuçlarıma Yarı ayık düş kurmanın maliyeti düşük Sana itaat şeklindeki mısraları bu sefer net ifade ediyorum Kör topal birbirimizden rol çalıma gayretimiz aynı Sevildiği gibi görünen her cümle ile Bir kapı kapanıyor Ruhumun derinliklerinde Karnı burnun da bulutların akıbeti belli Dudaklarıma Bir buse temelinde bulunan o dudakların aklıma gelince ne yalan söyleyim Dudakların sırrı çözüldü.... Öpünce geçiyor Acı his ettin her yara "Sen sağ ben selamet " Kısaca diyem Gel öpeyim yeşil gözlerinde Şiir bahanesi ile.... |
Bu sazı çalmak öyle kolay değil,
Kırağı düşünce çimenlere
Kısılır bozkırın ayaz sesi
Kırlaşmış bir mısra düşer şiirin saçlarına
Şafağı ağarmayan bir gecede
Beklemek zordur iki heceyle
Heyecanla okundu şiiriniz
Eyvallah her cümlesine
Candan hislerimle
🌿