SILA BURASI
Bir odada, sobanın etrafında
Huzur bulduğumuz yer mi burası?! Bulgur pilavına yer sofrasında Kaşık çaldığımız yer mi burası.? Şöyle bir baktım da tanıyamadım Eski güzellikler yok bulamadım Öz yurdumda garip kaldım, ağladım Sıla bildiğimiz yer mi burası.? Emekleri, hakları çok bizlerde Önümüze siper oldu her şerde O cefâkâr, yorgun argın dizlerde Uyutulduğumuz yer mi burası.? Yaşlılar gelirdi eli döşünde Uyuklar dururdu ocak başında Kolluca köyünün soğuk kışında Karı deldiğimiz yer mi burası.? Kar topu oynayıp koşuştuğumuz Sobanın başında buluştuğumuz Yere yatak serip doluştuğumuz Sızıp kaldığımız yer mi burası.? Harama helâle aklım ermeden Hatic’anne, İzzet emmi görmeden Çekirdekler kabuğuna girmeden Erik yolduğumuz yer mi burası.? Eski karlı, kışların soğuğunda Koltuğunda tezek,çanta kolunda Donar ellerimiz okul yolunda Çocuk olduğumuz yer mi burası.? Siyah önlüklerde beyaz yakalık Lastik ayakkabı, çoraplar delik Üstümüzde kaban da yok üstelik Buyup, solduğumuz yer mi burası.? Cennetten bir köşe gibi camisi Dağı taşı kucaklar ezan sesi Temizlik yapardı kızlar meclisi Namaz kıldığımız yer mi burası.? Merakûm karışır, yağmur düşerdi Derelerden kızıl sular taşardı Aygi ırmağı öfkelenir, coşardı Seyre daldığımız yer mi burası.? Üç gün terketmezdik düğün evini Seyrederdik hayran, hayran gelini O zaman bilmezdik erik dalını Coşup güldüğümüz yer mi burası.? Hasbek, Esmöreni, beyler çayırı Fındıklık, deliktaş, kuzu bayırı Ne güzel olurdu akşam davarı Gidip geldiğimiz yer mi burası.? Esvaplara tokaç vurur kaşında Bulaşık yıkardık çeşme başında Gece patoz vurup ay ışığında Uyukladığımız yer mi burası.? İhtiyarlar göçüp gitmiş yurduna Kalanlar düşmüşler başı derdine Hiç ayrım yapmadan her bir ferdine Selâm saldığımız yer mi burası.? Bacalardan çıkmaz olmuş dumanlar Balya olmuş bizim tozlu samanlar Nasıl da mutluyduk biz o zamanlar Rızk’ı böldüğümüz yer mi burası.? Analar çağırmaz, evlatlar gelmez Sokuda, setende bulgur dövülmez Çeyizler serilmez, bohça dürülmez Gelin aldığımız yer mi burası.? Orak, yaba, tırmık, dirgenler nerde Unutulmuş bakır kaplar kilerde Bostanlar ekili viranelerde Unutulduğumuz yer mi burası.? Gelenler gidiyor bak yavaş yavaş Bir mezar başına kurmuşum bağdaş Hepimizin sonu yazılı bir taş Doğup, öldüğümüz yer mi burası.? Nûriye Akyol 8/6/2022 USTA KALEMDEN: (Çok teşekkür ediyorum) İftarın coşkusu sarardı köyü Zamanla dağıldı kayboldu büyü Pınarın başında içerdik suyu Hasreti çektiğim yer mi burası... ......Kaynarcalı (Özkan Demir) ........SELAMET 99 |
Kalemine yüreğine sağlık.
Nice eserlerde buluşmak dileğiyle.
Hayırlı ramazanlar diliyorum