HUYSUZ ADAM
HUYSUZ ADAM
Ne huysuz birisin be adam. Kim bilir kimleri yüreğine sığdırdın da, bir tek sen sığamadın kendi yüreğine. Geleni ağırlayan bir han, gideni uğurlayan uşak gibi. Ne çok boş çerçeve asılı duvarında. Ne çok silüet görüyorum suratında. Çığlık çığlığa seslenir de yüreğin, kimseler duymaz yalnızlığın feryadını. Huysuzluk etme de, Halil Esen’in dediği gibi; al yalnızlığını karşına, otur bu akşam salaş bir meyhanede. İki kaşık rakı iç, doya doya sohbet et kendinle. Biriktirdiğin anıları tazele, gerekirse kahrol. Biliyorum, sen yalnızlığına bile huysuzluk edecek, içtiğiniz iki kaşık rakıyı bile zehir zıkkım edeceksin. Ama kim bilir, belki de birilerine teşekkür edeceksin. Çünkü tam da o an, gidenlerin yanlışlarıyla coğaldığını göreceksin. Merak etme, sen tazeledikçe anıları, doldurursun içindeki boşluğu. Geçmişten bugüne, hayatına dokunan kim varsa, çıkar fikrinden, uykuyu haram etme kendine. Özgür bırak yüreğini kanatanları. Seni azaltmayı hedefleyip, kendini çoğaltanları. Sorma, sorgulama sen neredesin, hangi coğrafyada, hangi mekanda, kiminlesin? İyi misin, sağ mısın diye? Ah be huysuz adam ah. Bilirim... Sen yine sevdiklerine kıyamaz, sormadan durmazsın! Dert etme! Şimdi onlar kalabalıklar içinde dolaşıp, kendilerini avutmaktadır. Ne zaman ki o kalabalıklar dağılıp da gider, işte o zaman; nostaljik bir şarkı gibi hatırlanırsın. Olsun be huysuz adam. Varsın olsun. Şarkı dinlemek de güzeldir. Her asra, her yüreğe dokunur şarkılar. Aa.. Amma da yaptın. Yine aklına o mu geldi huysuz. Seni sulu göz seni. Hadi duygusallığı bırak da anlat bakalım. Sana sunulan bu müstesna ömrünü istese, hiç tereddüt etmeden verirdin ona değil mi? Bırak artık bu iç karartıcı düşünceleri. Bak yalnızlığın da sıkıldı gayrı. Yeterince içtin, yeterince anı tazeledin, yeterince küfrettin kendine. Hadi kalk da gir yatağa ve uyu. Kim bilir sabah uyandığında ruhun, yeniden arınmış bir şekilde hiçliğe uyanırsın. Bu arada, seni sevdiğimi söylemeyi unuttum haberin olsun. Neyse, yarın uyandığında, iki kere, beş kere, on kere söylerim sevdiğimi. Ve sabah ezanı sonrası. Allahu Ekber Allahu Ekber Hayırdır? Kim öldü sabah erkenden sela okunuyor? Eyvah bizim huysuz öldü galiba. Allah rahmet eylesin. Bak gördün mü? Güya sevdiğimi söyleyecektim ona. Doğrusunu istersen, çok güçlü, çok güven verici, yardımsever, sevecen biriydi. Ama hiç anı biriktiremedi aşka dair. Kayda değer ne kadar anısı varsa, kendisiyle gömülüp gitti garibim... İmam; nasıl bilirdiniz? diye sorduğunda, "iyi bilirdik" modası bile cılız ve riyalıydı. Çünkü o güzel adamı hiç seven olmadı!!! Efkan ÖTGÜN |