Ardın sıra üşüyen şiirler..Hep uclarına yıldız takılı kirpiklerin gelir aklıma bir de külü eşeleyen rüzgarın şarkısı gamzelerine saklandığım da ürperen senin beyaz ellerindeki gölge zambakların ve hiç uslanmayan kırmızı asi dudaklarındaki apansız ilhakların Nedenini bilmediğim bir şiir gibisin F sentez yapmayan botanik gözlerine takılan bulutlar sonsuz bir uçurum düş’mesi adını yazsam intihar Zamanın öldüremediği ilk şeysin sen Uzak çok uzak bir şerh’sin itirazsın tüm ezberlere okunmuş bir avuç içi gibisin herhangi bir kalbi öldürmeye.. Senin bir gülümsemen vardı ardından koşan kuşatılmış bir şehrin rüzgarı yürüdüğünde ıhlamur ağacı gibi dal budak peşinde ağlayan kuş kolonisi vardı Bana iki kelime sakla kendinden öldükten sonra açılacak bir kitap gibi anlamını getireyim sana ağlamanı bir ıhlamur ağacı gibi Bitimi yoktur varoluşların gününü tamamlayan her kelebek - bir kanat bulur kendine dünyadaki tüm çiçeklere benzesen de Krizantem olsun adın bundan böyle Bir anın sonsuzluğunda her mevsim hatırla tek ölümsüz yanısın zaman aşımına uğramamış bir aşkın.. CÇ |
seni de bu şehri de
demem o ki;
bu şehirde o şarkıyı söylemek yasak artık
bu şehirde yşamak kadar.
..
kalemine sağlık usta.
saygılarımla..