Canın sağ olsun
-Elbet bir gün, herkes gider,
kimi yıkıla yıkıla, kimi yıka yıka, gider- Bilirim, Herkesin bir gidişi var. birde bitişi. Senin ki bir başka, Senin ki bambaşka... Sen giderken, hükümsüz kıldın, bütün yeminleri, Bırakmadın ardında, ne bir iz, ne de bir hatıra... Silip süpürdün her şeyi, Hatır demedin, Gönül demedin, Elde ne varsa, harcadın, Canın sağ olsun be... Canın sağ olsun. Neleri atlatmadık biz, Nelere katlanmadık, Buda geçer, Buda geçer insafsız... Unuturum unuttuğun gibi, Hatırlamam teninin, leylak kokusunu, Aklıma getirmem fani gülüşünü... Sende git bakalım, Bitsin bu hikâye, Bitsin bu badire, Nasılsa kolay, kolay sana yeni bir yol, yeni bir sayfa, Hep muhteşemdi, ardına bakmadan kaçışın... Git, seni sessiz firari, umarsız kaçak bilsinler, Gönül barakamın, Kundakçısı bilsinler... Hadi git, ardına bakmadan git, düşünme bu şehrin, sensizliğe alışan yüzünü, nasıl yas tuttuğunu... Umursama yıkılan bu dağı, Kalmasın aramızda, ne bir anı, Nede bir gönül bağı, Bitsin, kuruyan bir nehir gibi, unutulsun bu manşet, unutulsun bu hezeyan. Bundan böyle, seninle bir, seninle aynıdır niyetim, Sahte hayallerini, elimden yöremden topla git. Git, son bulsun bu Aşk... Nasılsa anlamsız dı, manasız dı bunca gayret, Sende her şey, bir gitmeye bakardı, her şey, bir öfkeye kadardı. Ve sende öyle yaptın, Şimdi gidiyorsun. Celal Şahbaz (yorgunkalem) 1 şubat 2024 |