Düş
Atık düşler biriktirdim yüreğimin bataklığında, ayıklarken kabuk bağlamış yaraları, tortusu kaldı avuçlarımda yalnızlığın...
Gözden düştüm, düşten düştüm, dilden düştüm oysa ki en masumu anne rahmine düşmekti düşüşlerin, Bir ezan sesi yankılanır kulaklarımda... Düşler mi yaraladı düşüşler mi ? Aklar düşer saçlara, yağmur düşer topraklara, karlar düşer dağlara, gölge düşer sazlıklara, sevda düşer yüreklere. Düşer de düşer insanın bir nefeslik ömrüne... Çarmığa gerilmiş vaftiz edilmemiş düşlerim var benim, İsa yer yüzüne inene kadar sürecek düşler-düşüşler... Meleklerin kanadına yükledim düşleri, akrebin kalp durduran zehrine katıştırdım , minarelerden yankılanan sela sesine yükledim düşleri, havaya suya toprağa düşen cemreye yükledim düşüşleri... Gönlüme düştün, düştün gönlümde, tutuşur al yanaklarından asrın yangını... Bak yine ezan sesi geliyor düşlerimden secde ediyor tabiat, merhamet düşüyor yer yüzüne, sen düşüyorsun gözlerime ve sen düşlüyorum secdemde... |
Tebrikler saygılar