Götür Beni Çocukluğuna
Al beni götür çocukluğuna...
Karşı komşunun oğlu olayım sana sevdalı Biraz haylaz biraz huysuz biraz pasaklı olur mu Sabahın ilk ışıklarıyla buluşalım pencerede Bağırarak türküler söyleyelim birbirimize İstersen dalga geç güneş yanığı tipimle. Al götür beni çocukluğuna... Seninle koşturayım dağda bayırda yorulmadan Beraber kovalayalım rengârenk kelebekleri Taş yuvarlayalım özgürlüğe birlikte tepelerden Minik minik kuzular otlatalım çayırlarda Soğuk sulardan içelim kana kana avuçlarımızla. Al götür beni çocukluğuna... Uyuya kalalım sıcacık soba başında Annem uyudu bugün sizde kalsın desin Annen çekinmeden emanet etsin seni bana Biri kızarsa sana öne atılıp savunayım seni Hani erkeğim ya dayağı ben yesem Kimse kıymasa toprak kokan gözlerine. Al götür beni çocukluğuna... Beraber gitsek uzak yollardan okula Aynı sırayı paylaşsak yanyana otursak Öğle arasında karıştırsak rızkımızı Ben sana acemice aşk mektupları yazsam Küssen bana naza çeksen kendini. Al götür beni çocukluğuna... Yıllar geçse büyüsek aynı topraklarda Askere gitsem mesela uğurlasan beni Bir fotoğrafın olsa koynumda sakladığım Korusan kollasan beni dualarınla Günleri ayları saysam adını sayıklarken Dönsem asıl vatanım köyümün güzeline Yollarda bacalarda karşılasan beni Otursak bir ağacın gölgesinde serinlesek Geçmişi çocukluğumuzu anımsarız mutlulukla. Al götür beni çocukluğuna... Alnıma yazılsın kaderim sen ol nasibim Telli duvaklı çıkalım taş duvar evinden Sevda çiçekleri koksun ortalık Gelinliğine uğur böcekleri konsun Uğur getirsin mutluluk getirsin bize. Al götür beni çocukluğuma!!! Büyüdün be çocuk bunca acılar içinde Geç buluştum masum bakan gözlerinle Aynı kalpte atar mıyız sonsuza kadar Ama benden önce ölme olur mu lütfen ? Ben kaldıramam sonunu bilmediğim ayrılığı Gurbetin gurbetini yaşatma bana dayanamam Yağmurlar yağarken göğün altında kuru kalırım Çölün sıcaklığında üşütür sensizliğim Kıyametim kopar, başlar benim mahşerim. Al götür beni sonsuzluğuna, ebedine mühürle Çocuk!!! |