EMMİOĞLU
EMMOĞLU
Şehirde ne var ne yok diye soruyorsun ya Komşu komşuya selam vermez oldu emmoğlu Sahte mutlu pozları hayra yoruyorsun ya Horanta bir birini görmez oldu emmoğlu Bir fincan kahve için kafeye gidiyoruz Sanal arkadaşlarla hasbıhal ediyoruz Yozlaşma bedelini çok ağır ödüyoruz Evlerimize huzur girmez oldu emmoğlu Komşunun tavuğunu komşusu görüyor kaz Evinde sohbet etmez el alemden alır haz Taş yağacak yakında ahan da şuraya yaz Kimse kimsenin halin sormaz oldu emmoğlu Rengarenk lensler ile çift cam olsa da gözler Üç dört kat badanayla kamuflajlanır yüzler Kaşlar kirpikler takma gerçek simayı gizler Kullar haya perdesi germez oldu emmoğlu Burda her şey pahalı geçim derdi bitmiyor Dört elin çalıştığı üç boğaza yetmiyor Düşüp bayılsan kimse ellerinden tutmuyor Kardeş kardeşine borç vermez oldu emmoğlu Yalnızlık çekiyoruz kalabalık içinde Hepimizin eli var yitik kültür göçünde Hiç kimse masum değil bu yozlaşma suçunda Bozuk zaman çeşmesi durmaz oldu emmoğlu Ne kavgalar yaşanır ata ile uşakta Arasan da bulunmaz merhamet bu kuşakta Tevazu beklenir mi erişmeyen başakta Ulu çınarlar ışkın sürmez oldu emmoğlu Edep denen kalkanı soyunca üstümüzden Saygı göremez olduk cühela astımızdan Cerahat sızar iken insanlık postumuzdan Elimiz yaramızı sarmaz oldu emmoğlu Habil soyu tükendi her yer Kabil’le dolu Cinnet sokağa düştü fırlayıp yenden kolu Suizanın beş şişle çorap işlerken eli Baş varken ayaklara örmez oldu emmoğlu Zay olduk gurbet elde işte böyle halimiz Gönül acı çekerken türkü söyler dilimiz Deve dikenleriyle dolu iken yolumuz Dost dostun altına post sermez oldu emmoğlu. Nurgül KAYNAR YÜCE/ K. MARAŞ… Ocak 2022 |