YOKLUĞUNA YENİK DÜŞTÜ ONURUM
bir hayal gözlerimde
latif mi latif düşlerim kadar hafif düşüncelerim kadar kümülatif bakıyor öylesine dalgın mı dalgın ayak da duramayıp yıkılmışlık gibi çamura saplanmış metanetsizlik gibi kopkoyu duygularımı sakladığım yüreğimde yokluğuna yenik düştü onurum can kırıklarım vakitleri sömürüyor motivasyonlarım hasretleri soluyor animasyonlarım ise boğazımda boğum, boğum düğümleniyor kollarımı açtım rüzgara yüz hatlarımı da bıraktım kendimi muğlak yapılanmalara yanımda meczup bir içe donukluk anla işte anla bunun göbek adı yaprak misali dökülmüş lük |